"Ben sizinle evlenmeyi rica ediyorum" diyen sesiniz Kulağımdan gitmedi... Uyuyamadım, çünkü sizin nişanlınız olarak geçirdiğim tek saadet gecesi'nin bir dakikasını ziyan etmemek lazımdı... Ömrümün sonuna kadar size minnettar kalacağım.
Gidelim öyleyse, sen ve ben,
Eterlenmiş hasta gibi bir masada
Serilmişken akşam göğe karşı;
Bildik yarı ıssız sokaklar arasından geçerek gidelim
Tek gecelik ucuz otellerdeki huzursuz gecelerin
Mırıldanan inziva köşelerine
Ve bıçkı tozlu ve istiridye kabuklu lokantalara:
Sinsi bir niyetin usandırıcı bir savı gibi
Ezici bir soruya seni
" Çünkü her şeyin bittiğini zannettiğimiz zaman, her şey yeniden başlıyor. Tıpkı kış fırtınalarının yıkıp harap ettiği ağaçları, baharların tekrar çiçeklerle donatması gibi."
Ömrümün en güzel gecesi kabusa döndü. Bu kabus çabucak bitsin diye uyumaya çalıştım. Çünkü uyku çözer tüm sorunları. Sonra bir koku geldi burnuma. Çocukluğum koktu her yer. Babam geceleri taksiye çıkardı. Annem de erkenden yatırırdı beni zorla. Bazen uyumamış olurdum, babamın arabasının sesini tanırdım. Sokağa girdiğinde içim ferahlardı. Babam usulca odama girerdi. Uyuyormuş gibi yapardım o yanıma geldiğinde. Yastığımın altına para koyardı. Uyandırmaya kıyamaz, sessizce saçlarımı okşardı. Sonra da geldiği gibi usulca çıkardı odadan. Beni severken yüzünün aldığı şekli hiç görmedim. Bir tek o kokusu kaldı aklımda, şu an burnuma gelen koku. Gözlerimi açtığımda babam nezaretin
kapısındaydı.
"Baba?"
...
II
Benerci, Somadeva'nın odasından sokağa çıkınca, Roy Dranat'ın «akşamüstü serinlikte bir teferrüçten
dönerken» soğuk alıp zatürreeden öldüğünü duydu. Ve Roy Dranat'ın oteline gitti. Gördüklerini şöyle anlatıyor:
Girdim ki içeriye,
Ömrümün en güzel gecesi kâbusa döndü. Bu kâbus çabucak bitsin diye uyumaya çalıştım. Çünkü uyku çözer tüm sorunları. Sonra bir koku geldi burnuma. Çocukluğum koktu her yer. Babam geceleri taksiye çıkardı. Annem de erkenden yatırırdı beni zorla. Bazen uyumamış olurdum, babamın arabasının sesini tanırdım. Sokağa girdiğinde içim ferahlardı. Babam usulca odama girerdi. Uyuyormuş gibi yapardım o yanıma geldiğinde. Yastığımın altına para koyardı. Uyandırmaya kıyamaz, sessizce saçımı okşardı. Sonra da geldiği gibi usulca çıkardı odadan. Beni severken yüzünün aldığı şekli hiç görmedim. Bir tek o kokusu kaldı aklımda, şu an burnuma gelen koku.