Bu benim son mektubum,son sözlerimdir Anacığım! Seni umutsuzluklara düşürdüğüm için bağışla beni Anacığım. Beni anlamanıda istiyorum. Benim fedakârlık duygum,hayat okulunda yoğrularak pekişti. Bu benim öğretmenleri olmak istediğim çocuklara da ilk ve son dersimdir. Ben gönüllü olarak gidiyorum cepheye,insanlara böyle bir armağan sunabildiğim için de gururluyum. “Ağlama anacığım ağlama.”
Anacığım, beni ağlatma, göğsümdeki yüreğime dokunacak söz söyleme: ölümden kurtulup geldim işte.
Reklam
- Sorma... Baktım ki aramıza ayrılık, gayrılık girdi. Zaten akşam da yaklaşmış. İkisini birden eve defettim. Geldim ki ağız dalaşını daha kesmemişler. Eski karı, oğlan anası olduğuna güveniyor. Yenisi yüreğimi yaktığına güveniyor. "Susun ulan!" dedim, susmazlar. Eski karı, lafı büsbütün uzattı. Üstüne yürüdüm. Niyetim dövmek değil. Analığım falan önüme geçer, diye gösterişe parladım. Reziller aradan çekiliverdi. Başım derde girecek de sevinecekler. Ablana bir tekme attım. Burnu üstü devrildi ocağa... Ağzından sapsarı köpük yürüdü "öldü!" diye bağrıştılar, alıp anası evine götürdüler. On gün sonra iyi oldu geldi. - Olmamış Nail Ağa... Ablama vurulmayacaktı. Lâkin... evde on gün, yeni karıyla yalnız... -Mustafa güldü -: İyi vakit geçirdiniz mutlaka... - Bırak... bilmediğinden gülersin. Yeni karıyla yalnızlık iyi ama... ekin biçmeye n'apalım7 Orak beni öldürdü. - Ablanın öcünü aldı, desene Güldane... Sıra gecelerinde de hatırdı çıkmakta mı? - Yok! Meselenin içinde öteki iş olduğundan, kavga çıkarmağa utanırlar da seslenmezler. En kolayı bu... Karılar sırasını bilir. Sen odalarına giri giriverirsin. Eh, bana izin... Geldin ya, daha çok konuşuruz.
Sayfa 49 - 4. Baskı, 2009 (İthaki Yayınları'nda 1. Baskı), Birinci Bölüm, Dönüş, 1Kitabı okudu
"Anacığım, ben senin nasıl bir insan olduğunu bilmezsem bu mektubu yazarmıydım. Senin bilgeliğine, iradene, gücüne inandığım için yazıyorum. Buna rağmen neyden başlamayı, nasıl anlatmayı bilemiyorum. "... Görürsün anacığım, zaman geçtikçe benim doğru hareket ettiğimi daha kolay anlarsın. Evet anam, emin olmalısın ki oğlun şerefli
Şehit Jandarma Er İlimdar Atasoy
"... Sevgili anacığım, görüşmeyeli bir hafta oluyor biliyorum beni düşünüyorsun amma unutma ki senin bana nasihatin vardı ki şöyle, Ey oğul görev kutsaldır, askerlik ibadettir. Sakın ola ki görevini aksatırsan sütümü helal etmem demiştin. Sevgili anacığım artık ak sütü helal eyle asker oğluna. Çünkü mehmetçikler canını verir, kanını akıtır ama vatanını vermez, ezanı susturmaz, şanlı bayrağını indirtmez. Sevgili anacığım belki de size yazdığım bu son mektuptur. Anacığım bir gün şehit olursam ağlama. Binlerce İlimdar kurban olsun bu vatana. Anacığım bu mektubu ve de şiirimi hatıra sakla. Saygılarımla, İlimdar ATASOY" Doğum Yeri ve Tarihi: Erzurum-1974 Şehadet Yeri ve Tarihi: Hakkari- Şemdinli 16.06.1995
Sayfa 263 - ÇOKAV YayınlarıKitabı okudu
Ağlattın çok.
Benim idealim savaş kahramanı olmak değildi, ben daha mütevazı bir amaç seçmiştim: Bir öğretmen olmak istiyordum. Candan istediğim şey öğretmen olmaktı. Ama, beyaz tebeşir ve cetvel yerine, elime asker tüfeği almak zorunda kaldım. Bunun sorumlusu da ben değilim. Yaşadığımız devir böyle istedi. Çocuklara bir defa bile ders vermek nasip olmadı bana. "Bir saat kadar sonra, vatan için görevimi yapmak üzere buradan gideceğim. Bu gidişin dönüşü olmayacak. Sağ olarak dönmeyeceğim. Hücum başladığı zaman birçok arkadaşımın hayatını kurtarmak için gidiyorum. Halk adına, zafer adına, insan için güzel olan her şey adına gidiyorum. "Bu benim son mektubum, son sözlerimdir. Anacığım! Bin defa, binlerce defa hep sana, senin ana yüreğine sığınacağım, sana sonsuza kadar borçlu kalacağım. ... Bu benim, öğretmenleri olmak istediğim çocuklara da ilk ve son dersimdir. ... " Ağlama anacığım ağlama. Hiç kimse ağlamasın. Gözyaşı dökmenin zamanı değil artık. "Beni bağışla anacığım. Elveda. " Elveda dağlarım, elveda Ala-tav... Ah bilseniz sizi ne kadar çok seviyorum! "
Reklam
59 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.