"Ve kadın 'yerden bitmiş' değildir. O bir erkeğin çocuğudur. Erkek de 'gökten inmiş' değildir. O da bir kadının çocuğudur. Ve gökyüzünün yarısını kadınlar, diğer yarısını da erkekler taşır."
"Birey de kadın veya erkek olarak toplumsal beklentilere göre davranış belleğini donatıp kendi cinsinin sınırları içinde kalarak toplumsal beklentilere göre davranır. Toplumsal onaylama veya sınırlamalar bireyler arasındaki cinsiyet değerlerini denetleme işlevi görür. Toplumun kabullenmeleri bireysel düzeye indirgenerek kişinin kendisi ve çevresini nasıl algılaması gerektiğinin sınırlarını belirler."
"Sözün özü şudur ki; çocuklarımızı ayrıştırdığımız sürece, kız çocuğumuzun belleğinie kincil olmayı, erkek çocuğumuzun belleğine krallığı, üstünlüğü nakşettiğimiz sürece geleceğe daha pek çok erkek canavar yetiştireceğimizi unutmayalım."
"Varoluşçu düşünceyi savunan ünlü felsefeci Osho, kadını şöyle anlatıyor:
'Sana ruh üflendiğinde bir kadının karnındasın, ağladığında bir kadının kucağındasın, âşık olduğunda kadının kalbindesin. Ona güzel davran.'"
"Kadının erkeğe 'dev aynası' olması yerine o aynayı kendisine tutmasını dilerdim. Ancak hayallerle gerçekler aynı rotada olmuyor ne yazık ki. Toplumsal cinsiyet adına ezberlerimiz Erdal Ataberk'in dediği gibi 'Kışkırtılmiş Erkeklik. Bastırılmış Kadınlık' olarak tüm hayatımıza, belleğimize, ruhumuza girmek ilmek işleniyor."