Yetişkinler, kendi yaşadıklarından yola çıkarak çocuklarına bakıyor ve kendi pencerelerinden gördükleriyle yorumladıkları yaşam giysisini onlara giydirmeye çalışıyor.
Sayfa 234Kitabı okudu
Paniğini kukla yapmış hasta bir çocuğum ben . Oyuncağı panik olan sayrı yalnızlık kendi kendine nasıl da eğlenir.
Nilgün Marmara
Hasta değil dahiydin sen
Niye izin vermiyorsun yoluna kuş konmasına
Niye izin vermiyorum yoluma kuş
Niye kimseler izin vermez yollarına kuş konmasına ?
Öyle güzelsin ki
Kuş koysunlar yoluna .
Sayfa 60Kitabı okudu
Bize söylendiğinin aksine, ne kadar ayrıysak o kadar iyi birleşiyoruz. Çocuğum benden ayrı düşünüyor, benden ayrı hissediyor, benden ayrı davranıyor fakat buna rağmen onu bağrıma basabiliyorsam, çocuğum benden "ayrı" olduğu halde ona anne-babalık edebiliyorsam, o zaman iyi anne-baba ya da iyi aileyim ben.
Sayfa 49Kitabı okuyor
Başarılı olmanın harika olmak olmadığını o gün anladım; yaptığın işten keyif almak, aşkla bir işi yapmak, zaten başarılı olmanın en önemli adımıydı.
Sayfa 208Kitabı okudu
İki tip öğretmen var: yolumuzu aydınlatarak unutulmayanlar ve yollarımıza taş döşeyerek unutulmayanlar.
Sayfa 207Kitabı okudu
“Sen birinci değilsen bir başkası olmuştur.” Bu cümle, başarı için hedefi en üste koyuyor.
Sayfa 205Kitabı okudu
Doğayı koruyan, çevresine duyarlı, üstünde yaşadığı toprakla barışık, üretimin ne olduğunu bilen çocuğun vatan sevgisi; bayrağın karşısında iki dakika sabit kalabilen çocuğun saygısından büyüktür.
Sayfa 203Kitabı okudu
Ezbere Atatürk, ezbere din, ezbere vatan sevdirilemez. Sevdirilemediği gibi, baskı ve korkuyla oluşturulmaya çalışılan bu değerler, ters teper ve nefretin kapıları açılır.
Sayfa 203Kitabı okudu
Trafikte hiçbir kurala uymayan, herkes beklerken sağ şeritten kaçarak aklınca kurnazlık yapan bir babanın arabasının arka koltuğunda oturan çocuğun öğrendiği şey; kurnazlık yapmanın akıllıca olduğudur. …….Çocuklar ailede ne görürse, onu öğrenir.
Sayfa 202Kitabı okudu
Değerler müfredatın içinde değil, aile içinde kazanılır ve okulda pekişir.
Sayfa 200Kitabı okudu