Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sultanahmet Camii’ nin peri masalından çıkmış gibi görünen şerefeli minarelerinin, Disney World’ deki Cinderella şatosuna ilham verdiğini okumuştu…
Sayfa 477 - Altın KitaplarKitabı okudu
Bir kadın Cinderella sendromuna sahipse, kendisini “çok kolay teslim olurken bulur; mesafe koymaktan, saygı talep etmekten, istediğini yapma hakkını ortaya koymaktan, bunu öğrenmekten, kendi başına yaşamaktan korkarken bulur.
Reklam
Peri masalları ayrıca geçirdiğimiz kültü­rel evrimin izini sürmemizi sağlar. Hiçbir hikayenin olmadığı kadar canlıdırlar; nefes alır, değişirler. Külkedisi (Cinderella) iyi bir örnek. Okumayı öğrenmeden çok uzun za­man önce severek dinlediğimi hatırladığım ilk peri masalıydı çünkü içlerinde en dinamik olanıydı. Uykucular (Pamuk Prenses, Uyu­yan Güzel) ve tutsaklar (Rapunzel, Rumpels­tiltskin'deki saman eğiren isimsiz kız) sürüsü içinde Külkedisi, çoğu zaman gerçeklerden kaçsa da yüksek ökçeli cam pabuçlarla bile en iş bitirici karakterdi. Külkedisi hikayesinin bilinen en eski bi­çimi MÖ 7'ye uzanır; Yunan coğrafyacı Strabon'un Geographika adlı eserinde sözlü bir anlatı olarak geçer. Çağdaş Külkedisi ma­salında pabuçların kişiliğin önüne geçmesine şaşanlar, masalın Strabon tarafından anla­tılan biçiminde daha da fazla afallar çünkü bu kez pabuç, kadının da önüne geçer: Gü­zel bir kadının sandaletini kapıp kaçan bir kartal, onu Memfıs kralının kucağına bıra­kır (Memphis'li Elvis'i değil, Aneb-Hetch'in başkenti Memfıs'in yöneticisini kast ettiğimi açıkça belirtmem gerektiği konusunda uya­rıldım). Kral sandaletin muhteşem zarafetin­ den öyle etkilenir ki adamlarına, bütün ülkeyi arayıp tarayıp sandaletin sahibini bulmalarını emreder ve kadını bulunca onunla evlenir. Charles Perrault 1967'de Histoires ou Con­ tes du Temps Passe [Geçmiş Zaman Hikayeleri ya da Masalları] adlı eserinde, bu masala iyi­lik perisini ve lokomotif balkabağını ekledi. … Marian Roalfe arketipsel diyebileceğimiz bu hikayenin 345 farklı biçimini derleyip 1893'te yayımlamıştı
Sayfa 25 - Domingo
Cinderella'nın kendisine ait düşünceleri, eylemleri olmaması "iyi" “tatlı" bir kız olarak tanımlanmasıyla iç içedir. Cinderalla'nın kötü kalpli üvey annesi ve iki üvey ablası ise kötüdür çünkü hayatta ne istediklerini bilmektedirler ve istedikleri şeyi edinmeye çalışmaktadırlar. Bu nedenle, "çirkin" (ugly) ve "hiç kimse tarafından istenmeyen" (undesirable) kadınlar olarak tasvir edilirler. Yani bir kadının değerini, dışarıdan biri tarafından istenip istenmemesi belirlemektedir.
Sayfa 69
Annelerin çocuğunun, özellikle de kızlarının benliğine çoğu kez, kırıp döken babalardan bile daha yıkıcı zarar vermeleri, Cinderella idealine bir zamanlar körü körüne inanmış olmalarından kaynaklanmaktadır. Kız evlat, kız yeğen, kız torun, abla, kız kardeş, potansiyel anne, anne olarak kadının sonsuz fedakarlıkta bulunmasını bir ideal olarak yansıtmak, üstüne üstlük kadının kendisinden "verdiği" şeyleri bile vermek olarak görmemek, yaptıklarının miktarını hep küçümsemek ve bunları bir kız çocuğuna, kadına güzel bir şeymiş gibi, bunlar kadınların görevleriymiş gibi, olması gerekenmiş gibi benimsetmek, onun yıkımını hazırlamaktır.
Sayfa 70 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Bir kadın Cinderella sendromuna sahipse kendisini çok kolay teslim olurken bulur mesafe koymaktan saygı talep etmekten istediğini yapma hakkını ortaya koymaktan çekinir
Reklam
"Prens, merdivenin tüm basamaklarını ziftle kaplatmıştı. Ve Cinderella merdivenlerden koşarak indiğinde,  sol ayakkabısını geride bırakmak zorunda kaldı."
Cinderella yahut Pamuk Prenses biraz büyüdüklerinde, evlerinde onlardan hizmetçilik bekleyen, hzimetçiye dönüşmeyen bir Cinderella’yı, Pamuk Prenses’i kabul etmeyecek bir üvey anne ortaya çıkıyor. Annelerin öz kızlarına yaklaşımı, yüzyıllarca böyle olmadı mı? Kadınlar yüzyıllarca, sadece hizmetçilik ettikleri zaman kabul gördüklerini ta içlerinde duymadılar mı, ve bunu onlara en derinden, ilk aşılayan kişi de anneleri değil miydi?
Sayfa 71
158 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.