Dünyaya geldim gitmeye İlm ile hilme yetmeye Aşk ile ân seyretmeye Ben în ü ânı n’eylerem (Erzurumlu İbrahim Hakkı )
Öncelikle bilinsin ki, Hak Teâlâ iki Cihanı insanoğulları için ve insanoğullarını da kendisini tanımaları için yarattığını herkese duyurmuştur. Nitekim lütuf ve keremiyle "Ben gizli bir hazineydim, bilinmeyi sevdim ve beni tanımaları için varlıkları yarattım" buyurmuştur. Şu hâlde âlemin ve insanın yaratılmasında sonuncu maksat ve yüce istek, Mevlâ'nın bilinmesidir. Bu sonsuz devlet ve tükenmez saadet her şeyden öncedir. Ancak bu, nefsini bilmeye bağlı olup, nefsini bilmek de bedeni bilmeye dayanır. Bedenin bilinmesi âlemin bilinmesiyle olur.
Reklam
Avam ile sohbet ettiğinde, “İnsanlarla anlayacakları seviyede konuş” sözü gereğince hareket et. Her ne sual ederlerse güler yüzle cevap verip sözü uzatma.
İnsanlar içinde itibar ve makam isteyenler Allah katında hiçbir mertebeye erişemezler. Nitekim ne güzel söylediler: “Halkın hoşnutluğunu kazanıp sevinen, Hakk’ın hoşnutluğundan uzak ve yoksun kalır.”
Halbuki, ibadet öyle bir sanattır ki o ancak yalnızlık tezgahında işlenir. Onu işleyebilecek aletler de nefsin isteklerine karşı yapılan direnişlerdir.
Reklam
Erenler yoluna giden, üç hasletle gitmiştir. İlki ihtiyaç olanın dışında yememek. İkincisi, imkan sınırı içinde uyumamak. Üçüncüsü, gerekli olandan fazla konuşmamak.
Sabah rüzgarı bedenlere rahatlık ve uykuya lezzet, hastalara şifa verir.
Çektiğin her gamın ardından feraha kavuşursun, Yaşadığın her gecenin sonunda sabahı bulursun.
İnsana ateşe yaklaşır gibi yaklaş. Ne çok yakın ol ne çok uzak.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.