"Fırtına geçtikten sonra
onu nasıl atlattığınızı hatırlamayacaksınız. Nasıl hayatta kaldığınızı da. Hatta fırtınanın dinip dinmediğinden bile emin olamayacaksınız. Ancak bir şey kesindir; fırtınadan çıktıktan sonra fırtınaya girenle aynı insan olmayacaksınız."
Fırtınadan önce hep böyle olurdu: Geçici bir süre için hava iyice sakinleşir, huzur veren bir sessizlik olur, sonra birden kıyamet kopar, ortalık karışır, her şey savrulur, yıkılırdı.
Ve sevdiğim her şeyi yalnız sevdim.
.....
Başkaları gibi değildim çocukluktan beri,
Görmedim başkalarının gördüğü gibi-
Ortak bir pınardan almadım tutkularımı,
Aynı kaynaktan almadım kederimi.
Uyandıramadım yüreğimi sevince aynı seste
Ve sevdiğim her şeyi yalnız sevdim.
Sonra çocukluğumda kasırgalı
Bir yaşamın şafağında iyinin ve
Kötünün her türlü derinliğinden
Çekildi hala bağlayan gizem beni.
Selden ya da kaynaktan-
Kızıl uçurumundan dağın,
Güneşten, ağustosun altın rengiyle
Çevremde dönen-
Gökteki şimşekten uçarak
Beni geçerken-
Gök gürültüsünden, fırtınadan
Ve o buluttan
-Maviyken göğün kalan kısmı-
Gözümde bir şeytanın şekline giren.