Gözyaşının hiçbir faydası olmadığını anlamak, için Yahudilerin Kudüs'te yüzlerce yıldan beri her cumartesi günü başlarını dayayıp ağladıkları taşı ziyaret ediniz : Yüzlerce yıllık gözyaşı bu ağlama duvarını bir santim aşındırmamıştır.
ben hiç böylesini görmemiştim
vurdun kanıma girdin itirazım var
sımsıcak bir merhaba diyecektim
başımı usulca dizine koyacaktım
dört gün dört gece susacaktım
yağmur sönecekti yanacaktı
sameland seferden dönecekti
duvardaki saat duracaktı
kalbim kendiliğinden duracaktı
ben hiç böylesini görmemiştim
vurdun kanıma girdin itirazım
Resûlullah şöyle buyurdu: İşitmiyor musunuz ? Allah Teâlâ gözyaşı veya kalbin hüznü nedeniyle azap etmez. Ancak bununla -diline işaret etti- azap ya da merhamet eder.
"Gözyaşının hiçbir faydası olmadığını anlamak için,Yahudilerin Kudüs'te yüzlerce yıldan beri her cumartesi günü başlarını dayayıp ağladıkları taşı ziyaret ediniz:Yüzlerce yıllık gözyaşı,bu ağlama duvarını bir santim aşındırmamıştır."
"Gözyaşının hiçbir faydası olmadığını anlamak için, Yahudilerin Kudüs'te yüzlerce yıldan beri her cumartesi günü başlarını dayayıp ağladıkları taşı ziyaret ediniz:Yüzlerce yıllık gözyaşı, bu ağlama duvarını bir santim aşındırmamıştır."
“Gözyaşının hiçbir faydası olmadığını anlamak için Yahudilerin Kudüs'te yüzlerce yıldan beri her cumartesi günü başlarını dayayıp ağladıkları taşı ziyaret ediniz: Yüzlerce yıllık gözyaşı, bu ağlama duvarını bir santim aşındırmamıştır.”
Gözyaşı gibi yağan yağmuru tek tek saymaktan, kendine ayrıcalıklı bir yorgunluk edinen bir başkası, uzun bir keşif ten döner gibi, turuncu bir sesle katıldı konuşanlara: Neden akşamlar başkalarının evleri için günü noktalayan bir ışık toplamıdır da bizim evlerimize simsiyah bir pıtrak topu gibi düşer? Biz günden neyimizi esirgedik ki ...
Gözyaşının hiçbir faydası olmadığını anlamak için, Yahudilerin Kudüs'te yüzlerce yıldan beri her cumartesi günü başlarını dayayıp ağladıkları taşı ziyaret ediniz: Yüzlerce yıllık gözyaşı, bu ağlama duvarını bir santim aşındırmamıştır.
Aşk, bahar aylarının az güneşli günü ve sonbaharda güneşin bir doğup, bir batması gibi değil, mevsim kış dahi olsa insanı sıcacık saran ve içini ısıtan bir rüzgar gibi olmalıydı.
“Kuvveti sabırla bir araya getiren bir şey bu, zorluklara rağmen büyüyen, kış günü ısınan, baharda çiçek açan, yazın bir esinti uçuran, sonbaharda meyve veren bir şey: Aşkı buldum.”