Bazısı her şeyi fahişelere ve asalaklara harcıyor, bazısı komedyenlere ve soytarılara harcıyor, bazısı lüks inşaatlara, bina ve köy satın almaya harcıyor. Biri faizleri hesaplıyor, diğeri faizin faizini, biri bir sürü cinayet dolu evraklar hazırlıyor, gece bile uyumuyor, yorulmadan başkalarının mahvına çabalıyor. Gün oldu mu, biri haksiz bir kâr peşinde, digeri yoz harcamalarin, bazisi da devletten çalıp çırpmanın. Genel olarak gereksiz ve suç dolu kaygılar içindeler çoğu, düşünmeye bile değmeyen şeylerin peşinde. ( IOANNiS HRiSTOMOSOS )
Muhtemelen canımı yakacak tek son söz
Bu kitabın kahramanı başka bir günlük daha tutmama kararından 3 hafta sonra öldü' Anne ve babası gece sinemadan döndüklerinde cesedi ile karşılaştılar polisi ve hastaneye aradılar ama kimsenin yapabileceği bir şey yoktu' Kazayla fazla doz mu almıştı? Yoksa bilerek mi böyle bir şey yapmıştı? Bunu kimse bilmiyor ama bazı açılardan Bu sorunun pek de önemi yok. Asıl önemli olan öldü ve o yıl birleşik devletlerde ölen 50 , 000 uyuşturucu bağımlısından biriydi...
Sayfa 195 - Koridor yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Gazi Paşa'nın Amerikan Mandası Rüyasına Kapılanlara Cevabı!
Erzurum'da Mustafa Kemal ve yanındakiler bütün gece Amerikan mandası konusunu görüştüler. Mustafa Kemal, manda konusunda yazışmaların bulunduğu dosyadaki Vasıf Bey, Ali Fuat Paşa, Halide Edip ve Selahattin Bey'den gelen mektupları okuttu ve şöyle konuştu: "İstanbul bir Amerikan mandası tutturmuş gidiyor. Bu olmayacaktır. Türkiye istiklal bütünlüğüne sahip olacaktır. Bunu istemekte devam edeceğiz. (...) Amerikalılar bizim kara gözlerimize aşık olacaklar? Bu ne hayal, bu ne gaflettir. (...) Amerikan mandası diye çırpınanlar, düşman işgali altında bulunan, sinirleri ve zaafları ile bu millete ve bize inanmayanlardır. Bizim hayal ve macera peşinde koştuğumuzu sananlardır. (...) Hakimiyet-i milliye esasını ve meclis-i milli kararını ifadelendirmeyen hiçbir anlaşmayı, hiçbir taahhüdü kabul etmeyecek ve tanımayacağız. (...) Tek ve değişmez parola şudur: Tek tepe, tek kurşun kalıncaya kadar mücadele, yahut da: Ya istiklal ya ölüm!"
Sürekli iletişim halinde olan ve gece gündüz uyumayan bir dünyada yaşayan bir insan olarak yapabileceğin en etkili şey lerden biri nedir? "Bilmiyorum" de. Hatta bununla da yetinmeyip "Umurumda değil" de. Görünen o ki toplumun büyük çoğunluğu bir kişinin tüm güncel olaylara hakim olmasını, herkesin övdüğü bir televizyon programının her bölümünü izlemesini, düzenli olarak haberleri takip etmesini ve kendisini bilgili ve dünyevi bir birey olarak sunmasını Tanrı'nın emri olarak görüyor. Ama bunun gerçekten de gerekli olduğu nerede yazılı? Emniyet güçleri tarafından korunan bir kanun mu var? Yoksa aslında bir akşam yemeği sırasında aptal gibi görünmekten mi korkuyorsun?
Sayfa 42 - Pegasus YayınlarıKitabı okuyor
Bütün insanlar ölümlüdür, Sokrat da bir insandır, öyleyse o da ölümlüdür. Bu gece uyanıp hep bu­nu düşündüm. Uzun zamandır bunun gibi somut, böylesine don­durucu bir korkuya düşmemiştim: Yokluk korkusu bu.
Bir gece rüyamda bana: "Rüyalarındaki sorularına açık seçik bir cevap, ufacık bir ipucu bile yok öyle mi? Rüyaya yat öyleyse" dediler. Uyanıyorum, demek ki rüyamın rüyasıydı bu. Gerçekten rüyamda rüya görüyordum. Uyanıyorum, yani gerçek olarak uya­nıyorum, rüyamda rüya gördüğümü kesinlikle hatırlıyorum, fakat rüyamın rüyasından pek birşey kalmamış aklımda; kesin ger­çek'in rüyası bu, herşeyi anlatan rüya.
Reklam
Benimle çok güzel bir gece geçirdiğini söylemek için tekrar arayabilirdi. Biz kadınlar böyle şeyleri tekrar tekrar duymayı çok severiz.
Kusurları örtmede gece gibi ol!
Her kim Müslüman kardeşinin meydana çıkmasını istemediği bir sırrını ortaya çıkarır ve anlatırsa, Allah da onun ayıplarını, kimsenin bilmesini istemediği hallerini ortaya çıkarır; kendi evi içinde de olsa onu rezil eder. Müslüman kardeşinin ayıplarını örten ise, bir ölüyü diriltmiş gibi olur.
Sayfa 157 - Türkiye Diyanet Vakfı YayınlarıKitabı okudu
bu ne acayip bilmece ne gündüz biter ne gece kime söyleriz derdimizi ne hekim anlar ne hoca
Sayfa 195Kitabı okudu
Kalbime ateş ederek hayatımı ebedi olarak söndürürken üzerine kanımı bulaştırdığım, o terk ettiğim dünyamı ... evet, asla o dünyayı sevmekten vazgeçmedim, o gece ondan ayrılırken bile her zamankinden daha acı veren yoğunlukta sevmemiştim.
Sayfa 781 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
780 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.