Biz ki, zamanın yollarında hep dönüşteyiz, ne ilerliyoruz ne geç kalıyoruz: Geç erkendir, yakın uzak.
Sayfa 88 - MonoKL Yayınları - Birinci Basım: 2017, Eylül - Çeviren: Aziz Ufuk KılıçKitabı okudu
" [...] Ey gece, ben onun ta kendisiyim. Beni yaratılışının tuzağına düşürdü işte. Şimdi o beni olmaya zorluyor. Ben onun ebedi tutsağıyım. Beni sırf kendisi için yaratıyor. Beni, hiçlik olan beni, hiçliğe benzer kılıyor. Beni, alçakça, sevince teslim ediyor."
Sayfa 87 - MetisKitabı okudu
Reklam
" Bir okuma vardır ki etkindir, üreticidir - metni ve okuru o üretir, bizi alır götürür. Sonra metne itaat eder görünerekten metne ihanet eden edilgin bir okuma vardır, metnin nesnel biçimde, tam biçimde, egemen. biçimde: bütünlüklü biçimde var olduğu yanılsaması­nı verir. Son bir okuma daha vardır, o da artık edilgin okuma değil, edilginliğin oku(n)masıdır, hazsız, neşesiz, hem kavrayıştan hem de arzudan kaçan bir okuma; 'her şey söylendi'nin ötesindeki Söyleme'nin işitileceği ve son tanığın tanıklığının dile getirileceği "esin veren" uykusuzluktaki gibi, gece uyanıklığındaki gibi. "
Sayfa 143 - MonoKL Yayınları, Fransızcadan Çeviren: Aziz Ufuk Kılıç, Birinci Basım: 2017 EylülKitabı okudu
Sadece hayatı severler ve onunla mücadele ederlerdi. Öyle kuvvetli bir yaşama zevkiyle ölürlerdi ki hayat, yaklaştığını sezdikleri ölüm gibi gelirdi onlara; ondan kaçtıklarını sanarak onu karşılamaya koşarlar ve ancak son anda onu tanırlardı; ses onlara: 'Artık çok geç,' dediği anda, ben çoktan onların yerini almış olurdum.
Eşsiz bir kelime olarak gece, sonsuzca tekrar edilen son kelimesi.
Sayfa 115 - MonoKL Yayınları ~ Birinci Basım 2014 MayısKitabı okudu
Doğada her ölüm aynı zamanda doğumdur ve yaşam doruğuna tam da ölümle varır.... /Ölümle kurulmuş bir bağ bize gece için bir eş bahşeden bir düğündür.... /Tanrı uludur! Bir ölüm var ve sonrasında bir Ebediyet yok...
MonoKL yayınları
Reklam
310 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.