Yazar Genet klasiktir, şairdir, özellikle son kitabında gerçeküstücü sızmalar vardır. Dili son derece saftır. Şaşırtıcı imgeler üzerinde bile çalışmıştır. Genet kelimelere hakim olmayı bilmiş, ama onları adalet için eylemde bulunma arzusuyla uyumlu kılmayı asla başaramamış bir şairdir.
Sayfa 143Kitabı okudu
Mezarının ona benzediği doğru: Bir türbe, bir aile mezarlığı değil; yapılmış ve çiçeklendirilmiş bir mezar da değil. Yalnızca bir toprak yığını. Baş hizasında, üzerinde adı ve doğum ve ölüm tarihleri yazılı bir taş.
Sayfa 142Kitabı okudu
Reklam
"Jean Genet öldü." Ve hemen yanında: "Simon de Beauvoir vefat etti..." Kahkaha atmak istedim. Yazgı tuhaf şey. Hayatıma bir gezgin ozan ya da semazen gösterişiyle girmiş bu adamın kaybını aylardır bekliyordum. O an üzüntü duymadım; yalnızca bir süredir içimde oyulan bir boşluk duygusu.
Sayfa 141Kitabı okudu
Genet zamana karşı, ölüme karşı yarışıyordu. Elyazmasını Gallimard'a verdiğinde, gerisi onu pek ilgilendirmiyordu. Ölüm gelebilirdi, artık dövüşmeyecekti.
Sayfa 141Kitabı okudu
Genet ölüm karşısında artık kendine yalan söylemiyordu. Dolambaçlı yollara sapmaya cesaret etmiş olan Genet, ona Cioran'ın şu kitabından -adı onun için gayet çağrışımlı olan- Doğmuş Olmanın Sakıncası Üzerine'den söz ettiğim bir gün, bana sanki bir aptallık yapmışım gibi bakarak cevap vermişti: "Cioran mı? Küçük aforizmalar... Akşamleyin sokağa çıktığında haytaların saldırısına uğramaktan korkan biri!"
Sayfa 140Kitabı okudu
Hasta, bitkin, artık yalan söyleyemez, oyun oynayamaz, provoke edemez, ihanet edemez bir halde kitabının son kelimelerini yazan Genet, kendisiyle karşı karşıyadır, bir odada, Rabať ta, tek başına, kesinlikle yalnızdır. Sevdiği son kişiler derin bir sessizlik içinde, gölgeler gibi etrafından geçmektedir.
Sayfa 139Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.