" 'Namazlarında huşu içinde olan mü'minler kurtuluşa ermişlerdir.'
Hasan (r.a)'dan rivayet edildiğine göre peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyuruyor: 'Beş vakit namaz, birinizin evin önünden akan, suyu çok bir nehir gibidir. Her gün beş kere bu nehre girip yıkanırsa üzerinde kir namına bir şey kalabilir mi?' Yine peygamberimiz (s.a.v) buyuruyor ki: 'kötü ve çirkin davranışlardan alıkoymayan namaz kulun Allah'tan daha çok uzaklaşmasına sebep olur.
Bekir ibn Abdullah der ki: 'ey insanoğlu! Allah'ın huzuruna izinsiz girip kendisi ile tercümansız konuşmak istersen bunu yapabilirsin.' Kendisine 'bu nasıl olabilir?'diye sorarlar. Şöyle cevap verir: 'Düzgün şekilde abdest alır ve namaz yerine gidersin. İşte o anda Allah'ın huzuruna izinsiz girmiş, tercümansız O'nunla konuşmuş olursun.
Peygamberimiz (s.a.v) 'size insanlar arasında en çirkin hırsız kimdir, haber vereyim mi?' diye buyurdu. Orada bulunanlar 'kimdir ya Resulullah?' diye sordular. Peygamberimiz (s.a.v) 'namazından çalandır' diye cevap verdi. Oradakiler 'namazından çalması nasıl olur?' diye sordular. Peygamberimiz (s.a.v) 'rükusunu ve secdesini eksik yaparak' cevabını verdi."
Arabayı kır beygir . mi yürütüyordu, yoksa
çöpçü mü, belli değildi. Zaten kimin kimi yürüttüğü belli değildir ki... Hükümet mi halkı yürütür, halk mı hükümeti, bunu yanıtiayacak babayiğit az bulunur.
“Çocuklar büyüdükçe kirlenir zaten
kirlendikçe büyür;
başka ne denir?
Çünkü, her kir,
bir saattir.
Yalnızlıksa saatleri, günleri
ve haftaları örten
bir başka zamandır.
İnsanlardan oluşmuş acı bir dumandır
yalnızlık;
yamandır.”