Melankoli ve Aşk
Griler içinde bir adam yürüyor kaldırımlar ıslak... Elinde açılmamış bir şemsiye Yağmurun damlalarında yeniden vücut buluyor. Yürümeyi yeni öğrenmiş bir bebek gibi adımları Düşmeden kanayan dizleri var. Belki sarhoşluk belki de vazgeçmişlik Kalbinde kimsenin göremediği bir çaresizlik Adam yürüyor gözleri karanlık Karanlıklar içinde bir
Victoira dönemi öncesinin iyi İngiliz yurttaşları şemsiye kullanımına iyi gözle bakmıyordu. Victoira dönemi şemsiyesi bir sosyal ve emperyal statü göstergesi olarak iş görüyordu, ama 18.yy.daki selefi hor görülüyor, şemsiye taşıma cürretni gösterenler sokaklarda alaya ve tacize maruz kalıyordu
Reklam
-Büyüyüp aşık olduğum zaman... Daha cümlemi bitirmeden, babam elindeki bıçağı masaya atarak, birini öldürdüğümü itiraf etmişim gibi bana kötü kötü baktı. - Bu sözcüğü kimden duydun? Diye sordu. Kanım dondu ve haliyle yanıt veremedim. Babam sinirle devam etti. - Mutlaka okuduğun kitaplardan öğrenmişsiniz!
Yeryüzü ayetleri
güneş soğuduğunda bereket yeryüzünden uçup gitti ve çayırlar kurudu ovalarda ve balıklar kurudu denizlerde ve toprak ölülerini kabul etmez oldu
"I don't want to know what happens. I can't. We each play the part written for us."
HAYIR HAYIR HAYIR HAYIR
Hayır hayır hayır hayır Gökyüzünde bir çapak gibi duruyorken güneş Evlerde oturmak bana göre değil Elimde pergeller, gönyeler, iletkiler Bir gülün hacmini ölçmeye kalktım Yanıldığım kesin Yenildiğim belli değil Hayır hayır hayır hayır Bütün şiirlerimi odanın duvarına astım Ağzım kurudu tükürmekten Ömrümü cm2'lere böldüm de bir türlü
Sayfa 529 - kırmızı kedi yayınları / 3. basım 2017Kitabı okudu
Reklam
99 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.