Gözlerini açtığı zaman oda gene karanlıktı. Sevgi’yi görmüştü. Onu eskisi gibi sevdiğini söylemişti. Sevgi’ye bakıyordu. Onun konuşmasını bekliyordu. Sevgi, başını önüne eğmiş düşünüyordu. Oysa, bir şey söylemesi gerekiyordu. Hikmet, ne sonuç aldığını öğrenmek istiyordu. “Ne diyorsun?” diye sordu Sevgi’ye. “Ne diyeyim?” diye karşılık verdi Sevgi.
Onda Üç Şahsiyet Vardı Kenan Demirtaş SUUDÎ ARABİSTAN’DAKİ hatıralarının bir şahidi de Kenan Demirtaş’tır. Kenan Demirtaş, o yıllarda Medine İslam Üniversitesi Şeriat Fakültesinde okuyordu. * * * “Bekir Ağabeyi anlamak için, Üstadın tarif ettiği üç şahsiyeti bilmek lâzım. Onda bu üç şahsiyet vardı. Bunlardan biri, zaman zaman öne
Reklam
Türk Ocakları Ankara Şube Başkanı TÜRKÂN HACALOĞLU’nun toplantıyı açış konuşması “20 yıl önce ebediyete gönderdiğimiz Türk milliyetçilerinin Galip Abisi için bugün burada toplanmış bulunuyoruz. Siz Galip Abi dostları, hepinize ‘Hoş geldiniz.’ diyorum. Bugünün anlamı benim için çok önemli. Çünkü çok değer verdiğim üç önemli şahsiyet şu anda
Sokak kapısını yavaşça açtım, evde bulunan birini uyandırmaktan çekinir gibi sessiz adımlarla dışarı çıktım. (Beni görmediler herhalde. Kimler?) Yolumu görebiliyordum. Bir süre hiç gözümü kırpmadan gökyüzüne baktım; karanlığın uzaklaşmasını, renklerin ağarmasını izlemek istiyordum. Fakat bunu beceremedim galiba; arada başka şeyler de düşünmüş
Garson, masayla mutfak arasında koşuşup duruyordu. “Evet beyim, geliyor beyim, şimdi hazır beyim.” Turgut, masalardaki aşırılığı yeterli bulunca, birden garsonun hızını kesti: “Oldu artık. Şimdi bizi rahatsız etmek yok. Bu masayı unut, ben seni hatırlayıncaya kadar.” Gülerek Metin’e baktı: “Her şey tamam mı? Muhabbete geçelim mi?” Garson, Turgut’u
Aranıp bulunursa, derhal soruşturmalar başlardı: “Nereden çıktı bu kitap? Nerden aldın? Demek bağlantıların var ha?..” Nasıl cevap verirdim bu sorulara? Bu yüzden kitapsız kala kala, ister istemez kabuğuma çekilmiştim...
Reklam
255 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.