"Devleti çeviren çarklar sakat ; cemaat hayatı çürümüş, kadınlarımız... Sade zevke, çocuk doğurmaya mahsus birer alet... Hangisine insan diyebiliriz? Zincirleri altın bile olsa, kendileri birer esir..."
“Cevdet Kudrete göre:
Batı’nın sanatı ve mistiği akla, Doğunun sanatı ve mistiği ise kalbe dayanır. Şu halde, birbirinden ayrı gibi görünen Doğu ile Batı ancak sanat ve mistikle birbirine yaklaşabilir; yani, Batının aklı Doğunun kalbi ile birleştiği zaman insanlar arasındaki anlaşma gerçekleşecektir. Eserde İtalyalı musiki Öğretmeni Peregrini Batının «akıl»a dayanan sanatını; güzel sesli mevlutçu kız Rabia da Doğunun «kalb»e dayanan sanat ve mistiğini temsil eder. Peregrini Rabia'ya âşık olup din değiştirerek onunla evlenir; böylece Batı ile Doğu birleşmiş olur.”