Benimle birlikte kahraman olarak maceraya atılacak ve savaşacak elli adama ihtiyacım var. Mızrakları sadece taşımayı değil de doğru şekilde kullanmayı bilen, balta kullanmasını bilen, korkup kalkanın arkasında saklanmayacak ve gerektiğinde bıçak ve gürzle teke tek savaşabilecek elli tane adam. Ailesi olmayan ve Uruk'tan yola çıktığımızda arkasından ağlayacak karısı ve çocukları olmayan elli adam. Her şeyden önemlisi bu adamlar, aslanlardan ve şeytanlardan korkmak yerine, hayaletlerin ve cinlerin suratına tükürebilecek olmalıdır. Bu cesarete sahip ve yaşamını bu şekilde ortaya koyabilecek olanlar iyice düşünsün ve sonra öne çıksın . Uruk'ta böyle adamlar varmı? Gılgameş'in bu sözlerinin üzerine beş yüz adam öne çıktı.
Zaman ve mekan bir bütündür. Bir elmanın iki yarısı gibi. Gerçeklik ancak ikisi bir arada olursa ortaya çıkar.
Reklam
Yorgun düşmeyelim çünkü karanlık sonsuz bir ölüm gibi. Sabahı göreceğimize dair bir umut olmasa, kendimi karanlığın kollarına bırakır ve onu bir dost gibi selamlardım. Böylece çektiğimiz tüm acılar ve zorluklar son bulur ve rüyasız bir uyku kurtuluşumuz olurdu.
Şunu bilmelisin oğlum, Sümer ülkesinin eski kralları, yani büyük tufandan önceki krallar, iktidarı her zaman kadınlarla paylaşırlardı çünkü ne erkek ne kadın tek başına yeterli gelmez ve birbirlerini tamamlamaları gerekir. Ancak uyum içinde olurlarsa birlikte gelişebilirler.
Belki kader kitabı da böyledir. Çoğu şey kitapta çoktan yazılıdır fakat insanın kendi başına, kendi kararlarıyla doldurabileceği boş sayfalar da vardır.
Nesnelerin parlaklığı ne kadar artarsa, insanların gözleri de o kadar kör olur.
Reklam
159 öğeden 211 ile 159 arasındakiler gösteriliyor.