KIRKLAR TEPESİ - DİCLE NEHRİ - ON GÖZLÜ KÖPRÜ - GAZİ KÖŞKÜ MANZARASI
Ahmet Arif, Sezai Karakoç, Cahit Sıtkı Tarancı, Ali Emiri Efendi gibi nice sanatçılar, yazarlar, şairler yetiştirmiş peygamberler ve sahabeler diyarı Diyarbakır…
İçinde hiçbir hesap gütmeden sırf ihlasla hizmet edip, Allah rızasından başka bir karşılık beklemeyenlerin mükâfatına, Cenâb-ı Hak kefildir.
Ali Emîrî Efendi (Ezhâr-ı Hakîkat)
Evladının ahlâk ve terbiyesini güzelleştirmeye çalışmayan insan, ebeveynlik husûsunda hayvanlardan aşağı kalmış olur.
Zira kuşlar uçmayı, vahşi hayvanlar yürüyüp avlanmayı, yavrularına talim ederler. İnsanların talim ve terbiyesi ise bunlardan elbette daha mühimdir.
Ali Emîrî Efendi (Ezhâr-ı Hakîkat)
İnsanlar, en üstün madenden meydana gelen paha biçilmez bir mücevhere benzerler. Bu paha biçilmez mücevherlerin kıymetinin ortaya çıkması için hakîkî bir mürşidin elinde terbiye edilmesi lâzımdır.
Ali Emîrî Efendi (Ezhâr-ı Hakîkat)
İnsan için, çalışmak ve gayretten daha büyük hüner, tevâzudan daha kıymetli yardımcı ve iyi niyetten daha yüce bir kardeş yoktur.
Ali Emîrî Efendi (Ezhâr-ı Hakîkat)
Çoğu insan, kendi vücudunda gizlenmiş olan kin, kötü niyet, düşmanlık ve haset gibi içerdeki binlerce düşmanına hiç ehemmiyet vermez.
Fakat bir insanın kendisine düşman olduğunu görünce ondan şiddetle kaçınır. Bu ise hakikatte, içinde bulunduğu kaledeki düşmanları bırakıp dışarıdan geleni defetmeye benzer.
Ali Emîrî Efendi (Ezhâr-ı Hakîkat)