“Kıyamet gününde, biz bundan habersizdik demeyesiniz diye Rabbin, Âdemoğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini çıkardı, onları kendilerine şâhit tuttu ve dedi ki: Ben sizin Rabbiniz değil miyim? (Onlar da), Evet (buna) şâhit olduk, dediler.” Arâf Süresi 172
Bir kul, hangi mânevî dereceye ulaşmış olursa olsun, bu hâlini koruyup koruyamayacağından aslâ emin olamaz. Dolayısıyla son nefese kadar havf ve recâ arasında, yani ilâhî gazaba dûçâr olma korkusu ve ilâhî rahmete nâil olma ümidi içinde Hakkʼa kulluk, her müʼmin için zarurîdir. Cenâb-ı Hakkʼın velî kulları dahî, mânevî hâl ve makamları sebebiyle kendilerini ebedî kurtuluşa ermiş kimseler olarak görmemişlerdir. Bilâkis son nefeslerini îman ile verip veremeyecekleri endişesiyle, acziyet duyguları içinde Allâhʼa ilticâ etmişlerdir. Zira Allah Teâlâʼnın ism-i âzamʼı bildirerek nice kerâmetler verdiği Belʻam bin Bâûrâ’nın düştüğü hazin âkıbet, pek ibretlidir. Bu zât, İsrâiloğulları içinde âlim ve velî biri olarak biliniyordu. Fakat Kurʼân-ı Kerîmʼde bildirildiği üzere, sonradan nefsine uyup dünyaya aldandı ve o yüksek hâlini kaybetti, hattâ îmansız olarak öldü. (Bkz. el-Aʻrâf, 176) osmannuritopbas.com/09-ocak-2023.html
Reklam
”Bir uzak rüyada yorgun ıhlamur, İkindiler sonu inen ıssızlık. Ve Araf kokulu uzak bir yağmur, Hala düşüncemde sonsuz yalnızlık.” Ahmed Arif
Kaybedince bulunmayan tek şey değil midir ki zaten, “ Zaman “ .. ۰ Bir nokta kadar kısa olan ömür. , geri dönüşümü olmayan , ikinci eli bulunmayan , battığında doğmayan ,
"Sen af yolunu tut, iyiliği emret, cahillerden yüz çevir." (Arâf: 199)
Aşkın içine bak en güzeline Hem var hem yok mu bile bile Adalet yok ya canımı yakar bu sessizlik.. Yerimi bilmem Bilmem ne taraftayım Sesimi duymam Ne zamandır araftayım.. (Mor ve Ötesi - Araf)
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.