Cenabı Allah’ın mübarek cemalini ve sesini gözsüz kulaksız ve kelamsız görmek ve işitmek ilginç değil mi? Yani Allah’ı engelsiz görme hali. Musa a.s. Allah’ı görmek için tecelli dağına yani Tur dağına çıktı. Fakat o gözle göremedi. Bunun sebebi peygamberlik koltuğunda olmasıydı. Fani olan göz ve kulak latif olanı nasıl görür ve işitir? Çünkü Musa’da araz vardı. Musa Allah’ı zevk ile görmek istedi ama göremedi. Hz İsa Allah’ı şevk ile görmek istedi, bunu çok istedi göremeyince bir ah çekti sonra cenabı Hakk onu bu hasretinden dolayı göğe çekti. Yahya peygamber de Allah’ı aşk ile görmek istedi fakat Allah onada görünmedi. Yahya peygamber bu olaydan sonra kendini kendinden soyutlayarak mana âlemlerine daldı gitti.
Cenabı Muhammed Mustafa a.s. Cenabı Allah’ı sevgilisi olması hasebiyle onu huzuruna davet etti. Bu manevi yolculukta Hakka varması için birçok olaylar yaşadı. Gerek bu âlemde gerekse mana âleminde onu açıkça gördü. Yedi kat gök tabakasından sonra altı ve üstü olmayan bir boşlukta Hakkla buluştu. Ve Cenabı Hakk ona mübarek vechini gizleyen nikabı kaldırınca Cenabı Muhammed nura gark oldu. Cenabı Allah’ın zuhur yeri Cenabı Habib a.s.’ın mübarek vücudu nuranisi oldu. Bunun için ümmetine şunu söyledi:
“Men reani fekad rea’l Hakk” Beni gören onu gördü......