Beşir Ayvazoğlu (Kantemiroğlu, Itri, Nuhüft ve Tanpınar)
"Çok sevdiği eski musikimizle bir entelektüel olarak ciddiyetle ilgilenen Tanpınar, Nühüft makamı üzerinde ısrarla durur, bu makamda “bir karanlık su duygusunun bilhassa hâkim olduğu” kanaatini taşırdı. Bir yazısında, “Hüseynî’nin mersiye âhengiyle, Nevâ’nın âdeta platonisyen arayışı bu makamı kendiliğinden bir geçmiş zaman arayıcısı yapar,” dedikten sonra şöyle devam eder: “Nühüft ne anlatırsa anlatsın, bir daha dönmeyecek olanın peşindedir. Onun için daima bir gece yarısı sızlanışına benzer. Eyyûbî Bekir Ağa’nın, Hâfız Post’un Nühüftlerinin eski musikimizin kendisine ayırdığı hâlleri o kadar aşmasının sebebi bu olsa gerektir.” Bu iki bestekârın Nühüft’lerinde âdeta bir Euripides korosunun dövündüğünü, bu trajedi hissi yüzünden Nühüft makamının eski musikimizde çok az kullanıldığını iddia eden Tanpınar, Kantemiroğlu’nun sözünü ettiği tartışmadan acaba haberdar mıydı? Ne dersiniz?" m.karar.com/yazarlar/besir-...
Beşir Ayvazoğlu
"Kantemiroğlu, “İnsanoğlunun nefesinden zuhur eden sada ve nağmeyi eksiksiz ve kusursuz olarak icra eder” dediği ve sazların en mükemmeli olarak gördüğü tanbura büyük ilgi duymuş ve İstanbul’da bir tanburi olarak yetişmiştir. " m.karar.com/yazarlar/besir-...
Reklam
Beşir Ayvazoğlu
"Doğu’dan gelsin ister Batı’dan- kapalı olan bu hayatın arkasındaki ruh, yarattığı terkipte en küçük bir çatlağa bile tahammül edemezdi. Eğitim skolastikti, fakat Arap zevki bu ruha nüfuz edememiş, üç asır boyunca örnek aldığımız İran edebiyatı bile artık yabancı bir unsur gibi hissedilmeye başlanmıştı. Kısacası, 17. yüzyılda “İklîm-i Rum” artık başka bir hâlet yaşıyor ve kendi kendine yetiyordu. " m.karar.com/yazarlar/besir-...
Nazan Bekiroğlu --1.Gün--Sevgilim İhanet
Anna Karenina romanı karlı bir günde ve bir tren istasyonunda başlar. Bir başka karlı günde ve bir başka tren istasyonunda biter. İlkinde Anna, toplumun saygıdeğer bulduğu sadık bir eş, iyi bir annedir. Ve çok güzel bir kadın. Sonunda ise, aristokrat Rus toplumunun gizlice yaşanmasını rahatlıkla onayladığı yasak aşkını, meşru zemine çekemediği
Ah, insanlar. Niçin her şeyi anlayamıyorlar? Birbirimizi anlamak adına, eksiksiz ve tam karşımızdaki gibi duyabilsek. Hayır! İlla ki zıddiyetler, öfkeler, yanlış anlaşmalar, kıskançlıklar, inatlar, şüpheler, hakim olmak arzuları. Beşir Ayvazoğlu
Sadece eskilerin "mecanin-i kütüb" dediği kitap delileri için değil, merak duygusu gelişmiş herkes için büyük sürprizlerle dolu mekanlardır sahaf dükkanları; bir bakarsınız, yıllardır arayıp da bulamadığımız bir kitap karşınızda muzip muzip gülümsüyor! Bir bakarsınız kapak resmiyle bütün çocukluğunuzu önünüze seriveren bir roman... Bir bakarsınız hiç aramadığınız halde işinize çok yarayacak bir belge, bir dergi koleksiyonundan ayrı düşmüş bir veya birkaç sayı, belki bir fotoğraf...Her birini bir zamanlar birileri okumuş, cebinde taşımış, hatta belki yastığının altında saklamıştır. Dikkatle bakınız, göz izlerini göreceksiniz. Geçmiş zamanı giyinmiş her nesne eğer dilinden anlıyorsanız size derin hikmetler söyleyecektir. Dersaadet'in Kalbi Beyazıt, Beşir Ayvazoğlu
Reklam
85 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.