Yusuf Kaplan'ın 100 kitaplık okuma listesi tamamlandı
Türkiye'nin önemli düşünürlerinden olan Yeni Şafak yazarı Yusuf Kaplan, 100 kitaptan oluşan okuma listesi tavsiyesine dair yazılarının beşincisini yayınladı. ‘Önümüzü açacak öncü kuşak için 100 kitaplık okuma listesi’ başlığı ile ile kaleme aldığı yazılarda ödünç bir akıl ile ödünç bir dünya inşa edilemeyeceğinin altını çizen Kaplan, kendi
Reklam
Noktalama İşaretleri Nokta ( . ) 1. Cümlenin sonuna konur: Türk Dil Kurumu, 1932 yılında kurul­muştur. Saatler geçtikçe yollara daha mahzun bir ıssızlık çöküyordu. (Reşat Nuri Güntekin) 2. Bazı kısaltmaların sonuna konur: Alb. (albay), Dr. (doktor), Yrd. Doç. (yardımcı doçent), Prof. (profesör), Cad. (cadde), Sok. (sokak), s. (sayfa),
Bazen sanki karşısında biri varmış gibi konuşup, çok değişik bir ses tonuyla gülüyordu. Zaman zaman birden öfkeyle bir bağırıyordu ki, neye uğradığımızı şaşırıyorduk. Ben de de panik atak başlamıştı. Yerinden kıpırdarsa, ben aniden çok korkuyordum. Yanımda bir başkası yükses sesle konuşsa, öksürse çok korkuyordum. O sinirlenince elim ayağıma
BABACIĞIM KUR'AN OKUYORSUN AMA HİÇ EZBERLEMİYORSUN…
BABACIĞIM KUR'AN OKUYORSUN AMA HİÇ EZBERLEMİYORSUN… Bir adam sık sık Kur'an okurdu. Ancak O'ndan bir şey ezberlemezdi. Bu adamın küçük oğlu babasına dedi ki; -Babacığım Kur'an okuyorsun ama hiç ezberlemiyorsun, sana ne faydası var ki? Baba oğluna dedi ki; -Evladım, sana söyleyeceğim ancak önce şu hasır sepeti şu dereden su doldur getir. Hasır sepet kömür taşımak için kullanılıyordu. Oğul dedi ki; -Baba, ama bu imkânsız! Baba; -Sen dene bakalım ne oluyor. Oğul bu söz üzerine hasır sepeti alıp dereye gitti ve su doldurup taşımaya başladı. Yol yarı olmadan bütün su akıp gitti. Oğul babaya dönüp dedi ki; -Baba görüyorsun ki bu imkânsız bir şey! Baba; -Olsun bir daha dene. dedi. Oğul bir daha denedi, bir daha derken beşinci seferde iyice yorulan oğlu bitkinliğini belirterek babasına; -Baba sen de biliyorsun ki bu imkânsız neden tekrar ettiriyorsun? deyince baba dedi ki; -Evladım sepette bir şey fark etmedin mi? deyince oğlu anladı ve -Evet babacığım, sepet tertemiz olmuş dedi. Baba; -İşte böyle evlat, nasıl bu sepet kendinde bir şey tutamasa bile su ile tekrar tekrar temas edince tertemiz oldu, insan kalbi de dünya ve işlerinden kirlenir, Kur'an okumakla da ezberlemese bile kalbi suyun hasır sepeti temizlediği gibi tertemiz olur. Evladım Kur'an kalbin ve ruhun temizleyicisi, gıdası ve şifasıdır, sakın şeytanın bu 'ezberlemeden ne faydası var' oyununa gelmeyesin! Diyerek oğluna harika bir ders vermiş oldu.
Dışlananlar ( roman - sayfa 21)
Boyu bir kavak ağacı kadar uzun, siyah saçları birbirine karışmış, üst kısmı sıkı, alt tarafı epeyce geniş ve ayakkabılarını kapatan pejmürde bir pardesü giymiş olan adam, gece yarısı, kütüphaneci karı koca Mary ile jason' un evinin kapısını çalar...O saatte beşinci uykusunda olan evin hizmetçisi asık suratla kapıyı açar.... _ patladı patladı bom bom!! _ gece gece ne diyorsun sen be deli ! Mayıs
Hanife Çıta
Hanife Çıta
Reklam
159 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.