Romanlara bir şiir molası
🌈Renkli renkli Yapı Kredi Yayınlarından okuduğum dinlendirici şiir kitaplarım.📚 Şiir okumak bir yaşamı, bir anı, bir hissi okumaktır…
Vefasızlardanmısınız?
Bugün uzun bir aradan sonra bir arkadaşımın vesilesiyle onu ziyaret etmeye karar verdim gitsem mi gitmesem mi diye çok düşündüm özlemiştim hem de çok özlemiştim.onun samimiyetini onun benim her halime uyum sağlayan arkadaşlığını, her daim beni tatmin edecek konuşmalarını, içime keyif veren renkli yönlerini,yanındayken hissettiğim sıcaklığı ve huzuru özlemiştim.Biraz tedirginlik birazda onu göreceğim sabırsızlıkla vardım yanına gözgöze geldik gözlerim doluyor eski anılarımız gezdiğimiz yerler tanıdığımız insanlar, çözdüğümüz olaylar, tartışmalarımız geliyor aklıma.kim suçlu kim haklı demeden beni bütün sıcaklığıyla sarıyor. o huzurlu bakışlarını bana çeviriyor . içim o kadar rahatlıyor ki uzun zamandır onu görmeyen ben yine de bana aynı sevgi ile yaklaşan kitaplarım evet kitaplar oracıkta kitapçıda duruyorlar. Yüzümde ki mutluluğu görmeliydiniz yine bana bildiğim yerlerden göz kırpan en yakın arkadaşlarım... Momo'yu, Duman Adamları, Scott Finchi, Atticus Finci, Ernest Everhardı, Ağrı Dağında gezerken tanıdığım Ahmeti, Pera otelde göz kırpan Maya duranla, Maxinillian Wagnerı daha nicelerine tek tek selam verdim sayfalarını karıştırdım beraber geçirdiğimiz keyifli günler geldi aklıma bir süre sonra vefasız olanın ben olduğumu anladım. Ama merak etmeyin özür diledim hepsinden bir daha bu kötülüğü bize yapmayacağım.(Nesli) #kendimedüşüncelerim
Reklam
Mabel'den, mademoiselle
Sıcak yaz günlerinde İnsanın ruhunu serinleten bir rüzgardı Ve bir gülüşü vardı insanın kalbini ısıtan En soğuk kış günlerinde bile Ruhunda yedi renkli bir gökkuşağı taşıyordu Gökyüzündeki yıldızların ay'ın ve dolunayın toplamıydı o İçinde yorgun ve hüzünlü sevgiler taşıyordu Sevmişti hem de çok ama sevilmişmiydi Anlaşılmışmıydı Sözlerin ve
Kesinlikle Okuyun...
Devlet malı. Meğer ben ne enayimişim! Türkiye´de Sayın Milletvekillerine ithaf olunur! Hasan Celal Güzel Efendim, artık 68 yaşında, su katılmamış bir avanak, hakikî bir budala ve gayrikabil-i ıslah bir ‚enayi‘ olduğumu itiraf ediyorum. Bana küçük yaşımdan itibaren ‚beytülmal’ın mukaddesliğini öğretmişlerdi. Hiç kimse ‚Devlet malı deniz, yemeyen
KANLA KİRLENMİŞ EVRAKTAKİ ÖYKÜ
Kaçıncı kez geçiyordu bu gece, karanlık, kaldırımları yalnızlık kokan sokaktan. Defalarca aynı yere uğradığının, yağan yağmurun etkisiyle üzerinin sırılsıklam ıslandığının farkında dahi değildi. Peki, neydi onu bu derece hayatın dışına iten, sürekli içinde alıp verdiği, başaramadığını düşündüğü, layık olamadığı davanın ağırlığı mıydı? Bu kadar
Hiçbir şey okumaya engel değildir!
SAMATYALI "KÖR KİTAPÇI" DEVRİM TARIM'IN ÖYKÜSÜ Kör bir kitapçı. Eskişehir’in ücra bir köyünde başlayan hayat, onu İstanbul’da Samatya’nın ortasındaki küçük kitapçıya kadar getirmiş. Kapısının önünde 5 dilde “kitapçı” yazıyor. Ermenice, Kürtçe, Rumca, İngilizce, Türkçe. İçinde gözleriyle hiç okumadığı ama ruhuyla ezberlediği 1500 kitap
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.