Yazdıklarını ilgiyle okuduğum bir yazar var, Rebecca Solnit:” Umut bir kapı değil, yolumuzun bir noktasında önümüzde bir kapı açılacağı hissidir.” diye yazıyor bir kitabında.
Evet,umut bir güven biçimi. Tahmin edilemez bir geleceğe güvenme yeteneği. Fakat yalnızca geleceğe değil, umut kendimize de güvenme yeteneği. Bana sorarsanız umudun içindeki en önemli bileşen bu: Kendimize, başa çıkma gücümüze, tekrar ayağa kalkma kabiliyetimize duyduğumuz güven. Hatta kendimize güvenmek tek başına bile umut üretebiliyor. Yine aynı kitabta Rebecca Solnit, bir teologdan alıntı yaparak , hafızanın umut ürettiğini söyler, her ne kadar umut aslen gelecekle ilişkili olsa da umutlanma nedenlerinin geçmişte bulunduğunu dile getirir. Bana soracak olursanız hiçbir şeyin garantisinin olmadığını bilecek kadar çok şey yaşamış insanların şöyle bir süper gücü var: Altından kalkabileceklerini içlerinde, derinlerinde bir yerlerde de olsa biliyorlar. İşte bu benzersiz bir dayanak.
Zeynep Selvili Batuk