Abdurrahim Karakoç
Bekletme, geciken müddet ziyandır Güzele kin, öfke, hiddet ziyandır. Varsa gurur, kibir, şiddet ziyandır. Onları orada koy da gel canım. Kitap "aşk masal" der, yıkar bırakmaz Akıl "tedbir al" der, çöker bırakmaz Korku "gitme kal" der; çeker, bırakmaz Sen gönül sözüne uy da gel canım.
Kara Yazı
Kar ayazı kar ayazı, Yaktı beni kar ayazı. Gurbet ele sürdü beni Alnımdaki karayazı. x Dağları görmüyor gözüm, Taş kesilmiş sanki yüzüm, Hilaf değil gerçek sözüm,
Reklam
Söz vermiştim kendi kendime: Yazı bile yazmayacaktım. Yazı yazmak da bir hırstan başka neydi? Burada namuslu insanlar arasında sakin, ölümü bekleyecektim. Hırs, hiddet neme gerekti? Yapamadım. Koştum tütüncüye, kalem kâğıt aldım. Oturdum.Ada'nın tenha yollarında gezerken canım sıkılırsa küçük değnekler yontmak için cebimde taşıdığım çakımı çıkardım. Kalemi yonttum. Yomttuktan sonra tuttum öptüm. Yazmasam deli olacaktım. Sait Faik Abasıyanık Yasemin Nâsır Erbek/Yazar Ajandası/Sayfa 65
19 MAYIS ATATÜRK'ÜN SAMSUN'A ÇIKIŞI
19 MAYIS 1919 ATATÜRK'ÜN SAMSUN'A ÇIKIŞI Karabulutlar çöktü yurdumuza, Dokunuyordu her şey kanımıza. Karşı koymak gerekti behemehâl, Samsun'a çıkıyor Mustafa Kemal.
Nazım derki:
Bir Acem şairi: “Ölüm adildir,” diyor. “Aynı haşmetle vurur Şahı, fakiri!” …………. …………. Şişeyi bırakın Ahmet Cemil, Boşuna hiddet ediyorsunuz, Biliyorum, Ölümün adil olması için Hayatın adil olması lazım, diyorsunuz. Nazım Hikmet RAN
Yedi ölümcül günah
Kibir: Kibir ölümcül günahların en büyüğü, çoğu zaman diğer tüm günahların kaynağı olarak kabul edilirdi. Kişinin kendisinin diğerlerinden daha iyi, daha önemli olduğunu düşünmesi, başkalarının başarılarını görmezden gelmesi, kendi sınırlarını tanıyamaması şeklinde tanımlanırdı. Kibir genellikle mütevazılığın eksikliği olarak
Reklam
“Ahlaklı olmanın ilk şartı, temeli, insanın her şeyden ve dünyalardan değerli, hürmete layık olduğunu kabul etmektir. İnsan, insanlık düşmanı olmadıkça bu değerini muhafaza eder. İnsana dokunulmaz, hürriyetlerine el sürülmez. Hiddet, hak ve adalet talebinden ileri giderse bizzat kendisi haksızlıktır, hakarettir. İnsana tahakküm edilmez, insan esir edilmez, insana zulüm edilmez. İnsanlık cevherimize yakışmayan her şey bize zulümdür. Yapmamız lazım gelen ilk iş, Garbın aşıkı değil, insan ruhunun müptela aşıkı olacak bir zümre yetiştirmektir. Aşkın ve dinin bulunduğu yerde insan pek büyük bir varlıktır.” Garbın İlim Zihniyeti ve Ahlak Görüşü Nurettin Topçu
MUS’AB BİN UMEYR’İN (R.A.) İSLÂM’A HİZMETLERİ
İslâm dini, Arabistan’ın her tarafında ve husûsiyle de Medîne-i Münevvere’de pek süratle yayılmakta idi. Evs ve Hazrec kabileleri Ashâb-ı Kirâm’dan birinin Medîne’ye gönderilmesini talep ettiler. Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz, onlara, Kur’ân-ı Kerîm’i ve İslâm âdâbını öğretmek üzere Mus‘ab bin Umeyr’i (r.a.) gönderdi. Hz. Mus‘ab (r.a.),
MUS‘AB BİN UMEYR’İN (R.A.) İSLÂM’A HİZMETLERİ -1
İslâm dini, Arabistan’ın her tarafında ve husûsiyle de Medîne-i Münevvere’de pek süratle yayılmakta idi. Evs ve Hazrec kabileleri Ashâb-ı Kirâm’dan birinin Medîne’ye gönderilmesini talep ettiler. Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz, onlara, Kur’ân-ı Kerîm’i ve İslâm âdâbını öğretmek üzere Mus‘ab bin Umeyr’i (r.a.) gönderdi. Hz. Mus‘ab (r.a.),
980 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.