Egri Minare Süleymaniye Camiinin inşası tamamlanmış, ibadete açılacağı gün ilan edilmişti O gün gelince istanbul'un her yanından insanlar bu eşsiz eserin açılışında bulunmak için şehrin bu noktasına akın etmişti Herkes hayranlıkla bu Türk mucizesini seyrediyordu Fakat bunlar arasında bulu nan bir çocuk, "Aaa şu minareye bakın nasıl
Hoşgörü Abidesi Mimar Sinan'ın Eğik Minare Hikayesi..
Koca Sinan yine bir camisini bitirmiş, ustaları ve bilimum devlet erkanıyla karşısına geçmiş, eserin heybetini izlerler. Yakınlarında oyun oynayan çocuklardan biri koşarak yanlarına doğru gelir ve minarelerden birini işaret ederek Koca Sinan'a "ama bu minare eğri" der... Sinan'ın ustaları ve devlet erkanı çocuğun bu densizliğine
Reklam
Osman Gazi'nin düşü nasıl gerçeğe dönüştü? Koca Yavuz'u öldüren hastalık neydi? Mimar Sinan, Süleymaniye Camii'nin harcına neden mücevher koydu? Osmanlı nasıl üç kıtaya yayıldı? İsyancılar karşısında Osmanlı ne yaptı? Osmanlı padişahları neden sürgün edildi?
Mimar Sinan’ın 400 yıl sonra camiden çıkan şişedeki notu.
Mimar Sinan’ın eseri olan Şehzadebaşı Cami’nin 1990’lı yıllarda devam eden restorasyonunu yapan firma yetkililerinden bir inşaat mühendisi, restorasyon sırasında yaşadıkları bir olayı şöyle anlatıyor: "Cami bahçesini çevreleyen havale duvarında bulunan kapıların üzerindeki kemerleri oluşturan taşlarda yer yer çürümeler vardı. Restorasyon
"Kanuni Sultan Süleyman’ın kızı Mihrimah sultan 17′sine bastığında, iki kişi onunla evlenmek ister. Mihrimah yani Mihr-ü Mah Farsça’da “Güneş ve Ay”anlamına gelir.Kızla evlenmek isteyenlerin biri Diyarbakır Valisi Rüstem Paşa diğeriyse Mimar Sinan’dır. Padişah kızını Rüstem Paşa’ya verir. Koca Sinan evlidir, ellisindedir ve Mihrimah Sultan’a deliler gibi aşıktır! Gerçi sevdiğine kavuşamamıştır ama, aşkını olanca güzelliğiyle sanatına yansıtmıştır. Üsküdar’a sarayın isteği ile 1540 yılında Mihrimah Sultan Camii’nin temelini atar 1548′de bitirir. Camiyi yaparken eserine sanki “etekleri yerleri süpüren bir kadının” dış çizgilerini verir. Derken, ilk kez padişah fermanı olmaksızın, Edirnekapı’da,pek kimselerin uğramadığı ıssız ama İstanbul’un en yüksek tepelerinden birine, ikinci bir eser yapmaya koyulur Mihrimah Sultan’a. Cami küçücüktür. Minaresi 38 metredir, bir adet incecik kubbesi üzerindeyse 161 pencere caminin iç güzelliğini aydınlatır, içerdeki sarkıtlar ve minare kenarındaki işlemeler, Mihrimah Sultan’ın topuklarını döven saçlarını anımsatır inasana. İşte aşk’a adanmış iki eser. Edirnekapı ve Üsküdar’da camileri aynı anda görebileceği Ve 21 mart’ta yani gece ile gündüzün eşit olduğu günde, (21 Mart aynı zamanda Mihrimah sultan’ın doğum günu) manzara şudur: Edirne camiinin tek minaresi ardından kıpkırmızı güneş batarken, Üsküdar camiinin ardından ay doğar! Mihrü Mah=Güneş Ay"
MİMAR SİNAN KİMDİR? Devrinin tâbiriyle “ser-mîmârân-ı hâssa”, yani pâ­di­şah mîmarlarının başıdır. Bir kısım kaynaklara göre babası Abdülmennân, dedesi de Dülger Yûsuf isimli şahıslardır. Sinan, Sultan Selîm’in tahta çıktığı günlerde Rumeli’ye ilâveten Anadolu’dan da devşirme alınmaya başlanması üzerine Kayseri’nin Ağırnas Köyü’nden
Reklam
45 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.