Sevgili Peygamberimiz vahiyle donanmış, hikmetle bezenmiş bilge bir muallimdi. İbn Mes’ûd’un ifade ettiği gibi, o (s.a.s.), hayrın anahtarlarını da sonuçlarını da öğretmişti (Nesâî, Tatbîk, 100). Hayatın her alanında insanlara faydalı olan pek çok şeyi ashabına öğretirken, “Ben size, bir babanın evladına öğrettiği gibi öğretiyorum.” (İbn Mâce, Tahâret, 16) demekteydi.##“İlim talep etmek her Müslümana farzdır.” (İbn Mâce, Sünnet, 17) buyuran Hz. Peygamber, bir anlamda, eğitim ve öğretimin dönüştüren, değiştiren, geliştiren ve geleceğe hazırlayan özelliğine atıfta bulunarak kadın-erkek bütün Müslümanları ilme teşvik ederdi: “Kim ilim tahsili için bir yola girerse Allah ona cennete giden yolu kolaylaştırır. Allah’ın evlerinden bir evde, Allah’ın Kitabı’nı okuyan ve kendi aralarında onu araştırıp öğrenen bir topluluğun üzerine sekinet (İlahî yardım, bereket ve rahmet) iner, onları rahmet bürür, etraflarını melekler sarar ve Allah onları huzurunda bulunanlara anar. Kimin ameli kendisini geriletir ise soyu onu ileri götürmez.” (Müslim, Zikir, 38).