Bir yıl daha geçti ömrümden. Sahi kaç yılım kaldı gelecekten...
Yılları arkamızda bırakıyoruz her doğduğumuz günde. Buna doğum günü diyip kutluyoruz... Yıllardır hiç sevmem doğum günlerini, bu belki biraz kıskançlıktan biraz yokluktan biraz acıdan kaynaklanıyor ama nihayetinde sevmiyorum sonucu nedenler değiştirmiyor. Etrafımda tüm ailenin doğum gününü kutlayan çocuklar vardı hep, ben kendime bakardım
Sadece çocukların güle oynaya gideceği yerin adıdır cennet..
İnsanların çoğu bırakın Allah'ı, ölüme dahi inanmak istemiyor. Bunun da doğal bir sonucu olarak dünya hayatlarının en mutlak gerçeği olan ölümün adından bile kaçıyorlar.. Hesap bakkal hesabı gibi ortadadır. Kalbinde vicdanın ve merhametin zerresi olan zulüm eder mi? Sanıyorlar ki ellerine fırsat geçti, ve yaptığımız her kötülük yanımıza kâr
Reklam
DOĞAN CÜCEOĞLU: "İlişkilerde Yaptığımız Altı Hata''
1. Dinlemeyi ihmal edip karşıdakinin gözüyle olaya bakmamak 2. Karşıdakini olduğundan az görmek 3. İlişkilerde yaptığın hataları kabul etmeyip örtbas etmeye çalışmak 4. Davranışların ve konuşmaların arkasındaki gerçek niyeti ihmal etmek 5. Başkalarının düşünce ve davranışlarının sonucu kurban haline gelmeye ve bütün suçun üstüne yüklenmesine izin vermek 6. Oluşan olumsuz havaya kapılıp dirayeti kaybetmek
Var mısın?
Var mısın?
Doğan Cüceloğlu
Doğan Cüceloğlu
Isparta İl Vaizi Ayşeli Polat'ın kaleminden yazdıklarını okuyupta ürpermeyen olmaz sanırım.. 1991 yılında İlahiyat Fakültesi 1. sınıf öğrencisiydim. O yıldan beri aktif olarak vaaz ediyorum. Vaazlarımda gerek Efendimizden önceki kavimlerin, iman ettikleri için gördükleri fiziki ve psikolojik şiddeti, gerekse Efendimiz (as) ve ashabının Mekke
Muhakkak okumanızı tavsiye ederim. Allaha emanet olunuz.
1991 yılında İlahiyat Fakültesi 1. sınıf öğrencisiydim. O yıldan beri aktif olarak vaaz ediyorum. Vaazlarımda gerek Efendimizden önceki kavimlerin, iman ettikleri için gördükleri fiziki ve psikolojik şiddeti, gerekse Efendimiz (as) ve ashabının Mekke müşriklerinden, münafıklardan ve yahudilerden gördükleri eza ve cefaları anlatırdım
“Rolümüzü bilmediğimizi anlıyoruz, bir ayna arıyoruz, yüzümüzdeki boyaları silip sahte olanı çıkarmak ve gerçek olmak istiyoruz. Ama yine de bir maske parçası yapışıp kalmış bir yerimizde, unutmuşuz. Kaşlarımızda bir abartma izi durmakta; ağzımızın köşesinde bir kıvrım olduğunu fark etmiyoruz. Ve bu halde, dolaşıyoruz ortada; bir maskara ve bir
Reklam
262 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.