Bilmediğim bir kuyunun içindeyim
Gözlerim açık mı değil mi bilmiyorum
Tek gördüğüm şey karanlık
Yaşıyor muyum yoksa ölü müyüm bilmiyorum
Hissetmiyorum kendimi,duygularımı
Ve en sonunda derinliğini bilmediğim bu kuyuya atlıyorum
Saklıyorum kendimi, soyutluyorum
Çünkü böyle olması gerek,çünkü…
Hatırlamıyorum adımı, yüzümü hatırlamıyorum
Dipsiz bir kuyunun içindeyim
Karanlık olan kuyu mu yoksa ben miyim
Bilmiyorum.
YOKSA BEN ÖLMEK YERİNE "DURUM ŞİİRLERİ"Mİ YAZSAM
1
İhanetler silsilesinden geçtim
Ne aşk, ne arabesk sevgilim
Ben gerçekten kederdeyim
Son Kurabiyeler
Çocukları mutlu etmeli, diye düşündü.
Eşiyle bir süredir aralarında olan çatışma onlara yansıyordu.
Sylvia onları ardında bırakmak istemiyordu ama tüm bunlar ona göre değildi. Buruktu. Dalları yerlerde sürünüyor, artık ağırlaşıyordu. Kendi yöntemiyle yapacaktı bunu. Dalları budamaya birini bulamamıştı.
Üniversite yıllarında severek evlendiği adam artık onun değildi. Yazar, şair bir adamla evlenmemeli diye düşündü. Günlük hayatından sıkılmış olacak ki yazmak için bir şeyler aramıştı. Eserlerinde artık bir başka kadın parlıyordu. Düşecek gibi olduğu kuyu… Sylvia suda kendisini göremiyordu. Hep böyle miydi Ted? Görememiş miydi? Ne zaman kopmuşlardı, ne zamandır başkalarının ayak izleri vardı sadece onların olan bu gezegende?
Tüm gün bunları düşünerek yaptığı kurabiyeleri güzelce tabaklara koydu birer bardak sütle. Çocuklarını gülüşürken izledi, en sevdikleri kurabiyeleri yerken. Yanaklarına iyi uykular öpücüklerinden kondurdu ve odadan çıktı. Islak bir bezi çocuk odasının aralığına sıkıştırdı. Mutfağa geçince çocukları için kurabiye pişirdiği fırına kafasını yerleştirdi ve üçe kadar saydı. Tek yaptığı kurabiyelerden daha kalıp kalmamış olduğuna bakmaktı… 
Sylvia Plath
Fragman "Maskeli Bal' O"
PostModern Şiirler Bu Kapağın Altında..
Şeytanlara bi' taşta ben olmak istedim bu kitapla,
Tek bi' taş,
Dipsiz kuyuların dibine dibine salınan..
"Kısa kalan ip miydi, yoksa derin olan kuyu mu?"
Hadi gel birlikte sorgulayalım bu bilinmezliği.
KARANLIK
Mart - 2024
Ezel Dost Yoldaşlığı: Bölüm 1: Efsunlu Kuyu'nun Sırrı
(Doktor MBC'nin hafta sonları günün yorgunluğunu atmak için yazdığı biraz "Pastoral" biraz "Fantastik" biraz "Arkası yarın tarzı" hikaye denemesinin okuryazar çevrelerle paylaşılması amacıyla sitemizde yayınlanmıştır. Olumlu yorumlar alırsa devamı gelecektir.)
Nasıl da içi geçmişti, Ulu Çınar'ın altında
Bir kedim ve bir mutluluk
Bir kedi seni ne kadar mutlu edebilir?
Beni dünyalar kadar.
Bir bakışı ne kadar anlam içerir..
Bacaklarına değen tüyleri, güvende olduğunu hissettirir..
Bir mırr mırr miyavlaması koşa koşa ayaklarına sarılması seni ne kadar özlediğini dile getirir...
Aç olsa bile seninle yürüyüş yapması sana eşlik etmesi seni sevdiğini dile getirir. Vee hehehehehe diğer kedileri sana yanaştırmaması seni ne kadar kıskandığını paylaşılmayacak kadar sana değer vermesini dile getirir...
Bu kadar güzel tarafları varken neden ben insanları seveyim.?
Hem kediler kuyunu kazmıyor, tek kazdıkları kuyu çişlerini yapmak için :-)
Senin dedikodunu yapmıyor,
Dilediğin gibi onlarla dertleş, dök içini hatta sırrını ver.
İnsanlar gibi dağıtmıyor!...
📝 Suzan hanım
2.foto📸@kadrajmdanfotoraflar