"Bizler geçmiş fabrikalarıyız. Canlı geçmiş makineleri, başka neyiz ki? Zaman yiyoruz ve geçmiş üretiyoruz. Ölüm bile çözüm değil. İnsanın kendisi gider ama geçmişi kalır."
Georgi Gospodinov
ANNEYİ ÖLDÜRMEK SURETİYLE KARISINA DERS VERMEK
Qingshan komününde dört kişilik bir aile yaşıyordu: Anne Wang, oğul Wang, karısı Tarçın Çiçeği ve küçük oğulları.
Bay Wang, bölgenin tarım makineleri fabrikasında çalışıyordu. Anne Wang ile gelini Tarçın çiçeği arasındaki ilişkiler, havadaki pozitif ve negatif elektrik yükleri arasındaki ilişkiye benziyordu.
Bir araya geldiklerinde şimşekler
Aslında başını yastığa koyduğu zaman, eğleniyormuş gibi yapmaktan yorgun herkes. Ben otuz altı pozlu fotoğraf makineleri ve tekrarı olmayan anları özledim. İnsanları değiştirip tekrarlanabilen anlar yordu. Arayış yordu. Yatağa uzandığın birinin eskilerini merak etmek yordu. Yüz metrekare evlerin yüzelli olmamasının hüznü yordu. Kolpacılık yordu. Sahiden hissetmemek yordu. Çiçeğin edebiyatı kaldı. Kim sahiden çiçek yetiştiriyor ki artık. Kim sahiden gitmek istiyor bir yere. Kabuğumuz en korunaklı yer hala. Kim çıkar ki.
Alıntı
iş merkezinin önünde pazar günü mesaiye gelen 4-5 tane erkek sigara içmeye çıkmış.. o sırada iş merkezine giren biri durup bu kişilere; ''kapının önünde durmayın kardeşim. binada karımız, kızımız oturuyor, sizin yüzünüzden dışarı çıkamıyorlar. gidin başka yerde dikilip sigara için, muhabbet edin.'' dedi.
gruptan birisi de bu kişiye cevap olarak; ''abi tamam da zaten gün içinde de o ablaları, kardeşleri binada, asansörde, merdivenlerde, koridorlarda görüyoruz. n'apalım? makineleri söküp eve götürelim, evde mi çalışalım? hem 5-10 dakika sigara içip makinelerin başına geri döneceğiz, 5-10 dakika dışarıda durmak için binadan 50-100 metre falan uzağa mı gidelim? o gittiğimiz yerde de böyle derlerse oradan da 50-100 metre uzağa gidelim.. böyle böyle mesaiyi dışarıda dolduralım o zaman. bu bize uyar, sen git bunları bizim içerideki usta başına söyle bakalım ne diyecek?'' dedi.
bunları duyan iş merkezinde karısı kızı oturan kendi kendine söylene söylene merdivenleri çıkıp iş merkezine girdi..
(bu olaya iş merkezinin girişinin yanındaki telefoncuya şarj aleti almaya gittiğimde şahit oldum. bu arada şarj aletine 300 tl dedi telefoncu, ben de almadım..
bireysel cahillik örneği sergileyen kişinin dediklerinden ve davranışlarından ders aldım şarj aleti yerine. bu, şarj aletine göre daha ekonomikti çünkü. -ücretsiz.- lol.)
Çağ, Yok Oluş, Benlik, İslam, Roşa
_TARİH ÖNCESİ DEVİRLER_
_İnsanoğlunun ortaya çıkışıyla başlayıp, yazının icadına kadar geçen dönemdir. Taş ve Maden Devri olarak ikiye ayrılır.
_1-Taş devri_
_a)- Eski Taş – Paleolitik devir: (M.Ö.2,5 milyon - M.Ö. 12.000) (avcı ve toplayıcı). Karain, Beldibi ve Belbaşı. Paleolitik Döneme ait ilk izlere İspanya’daki Altamira, Fransa’da Laskö
Sürekli geçmiş üretiyoruz. Bizler geçmiş fabrikalarıyız. Canlı geçmiş makineleri, başka neyiz ki? Zaman yiyoruz ve geçmiş üretiyoruz. Ölüm bile çözüm değil. İnsanın kendisi gider ama geçmişi kalır.
Milan Kundera
Türkiye Niçin Geri Kalmış Bir Ülkedir?
Türkiye niçin geri kalmış ülkedir? Çünkü Batının büyük endüstrisi ve ileri tekniği Türkiye’ye hem girmiş, hem de güç ve az girmiştir. Büyük endüstri ve ileri teknik Türkiye’ye niçin hem geç, hem güç, hem az girmiştir? Çünkü işveren sınıfımız makine kullanmaktan ise ucuz iş eli kullanmayı daha kârlı bulmuştur. Batıda büyük makine endüstrisi ve