Hanok’un kitabı Yazıya başlamadan önce belirtmeliyim ki internette bu konuyu bu kadar ciddi işleyen kimse yoktur. Yerli-yabancı hiçbir sitede bu kadar ayrıntılı ve geniş bir Enoch yazısı bulamazsınız çünkü günümüzde yazarlık nedense bir başkasından copy-paste ederek yayım yapmak sanılıyor. Ancak ben Enok dahil İncil, Tevrat, Zebur, Kuran ve daha
V’eda Gerçekliğin içinde veya hayalimde bile değilken neredeyim ben? Ne aradığıma dair herhangi bir fikrim yok. Belki de böylesi iyidir derken o kadar uzaklara düşüyorum ki kendimi labirentin en başında buluyorum. İşte öylesine uzak yaşadığım duruma, öylesine uzak şeylere karşı bir ilgi uyanıyor içimde. Dikkatlice sokulup kulak kabartıyorum. Koyu
Reklam
Her şeyi zihnime davet ederken, ben hiç bir yere ait değildim. Kaç uykusuz geceden arta kalanım ben; kaç denklemin bilinmeyeni, hatıralarımın bin parçaya bölüneni belki de... Ahh! Gözlerimizin kenarındaki çizgiler...Zamanında tutmaya korktuğumuz yaslarımızın hüzünlü çizgileri midir acaba? Kim bilir? Kaç litre gözyaşımız vardı dökmeye kıyamadığımız. İnsanın en kusurlu hali olmalı bu bakışlar. Tarafsız bir acı gibi ulu orta bir yanma. Önyargılı bir insan topluluğu çeker boynundaki ipi. Kirli ellerin izleri imza atar her bir ilmeğe. Sana, ne yaptıklarını asla bilmek istemezler. Çünkü normalleşmiş bir çirkinliğin kimliği, onların edinilmiş en yasal hakkıdır. Kalp gözü ile bakmayı hiç öğrenmeden çekip giderler. Bilmezler bir insanın yüreğinden gelen sesi dinlemeyi, bir çocuğun avuç içlerini öpmeyi, gönülden geleni gönüle buyur etmeyi. Epey hazin cümleler ile anılırlar ayrı ayrı öykülerde. Onlar toplumun en acı ana fikridir aslında. İnsan insandan her şeyini çalabilen usta bir hırsızdır tam da. Sonay Karasu ✔️Yırtık yazılardan kalan sızılar
Merhabalar 🙋‍♀️ Birbirinden özel #oykuler den oluşan dünden bugune,geçmişten geleceğe konuk olduğumuz öykülerin her biri de #yolgösterici özelliğe sahipti arkadaşlar Sütten denizi olan bu garip memlekette Kambur ve Çoban Alı nin kendilerine gönderilen emanete sahip çıkıp,emaneti sahiplerine vermek üzere çıktıkları yolda bulduklari hazineyi
Benim Öykülerim.
TESADÜF Bu sabah her zamankinden daha erken uyandım.Gün yeni ışımıştı.Biraz daha uyuyayım istedim, gözlerimi kapattım, döndüm durdum yatakta, olmadı, bir türlü uyuyamadım. Yatak battı sanki sırtıma.Ter içinde kaldım. Baktım olmuyor, yorganı attım kenara, hızlıca kalktım yataktan. Üstüme rahmetli annemin ördüğü yeleğimi geçirdim; iyice
Dünyanın en ünlü yazarı pek bilinmeyen bir şair: Agatha Mary Clorissa Miller Christie! 15 Eylül 1890 İyi ki doğdun Agatha! 15 Eylül 1890’da doğar polisiye edebiyatının “Demir Leydi”si Agatha Mary Clarissa Miller Christie Mollawan. Başlangıçta sadece çok kısa bir süre Mary Wearmacott takma adıyla çok da başarılı olmayan aşk romanları ve
Reklam
25 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.