Kalbim Benim bir ormandı, İsimsiz, asude, Bir büyük orman; Ve gölgelerinde revan Olan hafi suların aks-i şevk-i müttaridi Dağıtırken sükutu bihude, Düşünürdüm ki, hangi gün, ne zaman, Ne zaman Girecektin o kalb-i mes’ude Ahmed haşim...💐
HAZİRANDA ÖLMEK ZOR...
°•○●Orhan Kemal, Ahmed Arif, Nazım Hikmet, Ahmet Haşim, Cahit Zarifoğlu, Cemil Meriç, Peyami Safa, Hasan İzzettin Dinamo ve Ahmet Muhip Dıranas. Bütün insanları eşitleyen ölümün eli, aynı ayda dokundu onlara: Haziran.. Işıklar içinde uyusunlar...💫🙏⚘️
Reklam
Ahmed Arif, Cemal Süreya, Edip Cansever, Didem Madak, Nilgün Marmara, Ümit Yaşar Oğuzcan, Can Yücel, Ahmet Haşim, Orhan Veli, Gülten Akın, Aşık Veysel, Yaşar Kemal, Cemal Safi, Özdemir Asaf, Sabahattin Ali.... alıp diğer dostları da çalsanız bu gece kapılarımızı şaşırsak önce sevinsek sonra çay demlesek size sizler hiç ölmemiş gibi biz hiç o
"Ne sen, ne ben, ne de hüsnünde toplanan bu mesâ, Ne de âlâm-i fikre bir mersâ olan bu mâi deniz, Melâli anlamayan nesle âşinâ değiliz... Ahmed Hâşim
Ahmed Haşim, Yahya Kemal'e yazdığı mektuplarından birinde şöyle diyor: "Ve hala dostunum, çünkü biliyorum ki ruhun benim ruhumun cinsindendi, çünkü biliyorum ki bedbahtsın ve mes'ud olmayacaksın, tıpkı benim gibi." Yaraları benzeyenler, düşman olsa da dost sayılırlar daima.
Ahmed Haşim ~Süvari
Şu bakır zirvelerin ardından Bir süvari geliyor, kan rengi. Başlıyor şimdi melul akşamda Son ışıklar bulutlar cengi.
Reklam
Nezaket, zarafet, nezahet üzerine…
İletişimde şu üçlemelere hep takılmışımdır… Mesela üç C: Consumer (Tüketici), Costumer (Müşteri) – Client (Özel Müşteri)… Bir başka üç C: Creativity (Yaratıcılık), Consistency (Tutarlılık), Continuity (Süreklilik)… Üç H’yi de unutmamak gerekir: Hazır, Hızır, Huzur… (Hazırlığı doğru dürüst yaparsan Hızır gelir; Hızır gelirse de Huzura kavuşursun)…
İbn Teymiyye'ye Atılan İftiralara Reddiye...
Şeyhu’l-İslam İbn Teymiyye’ye; çağdaşı mutasavvıf, kelamcı ve bid**’atçi düşmanlarından çokça iftiralarda bulunulduğu gibi, çağından sonra günümüze kadar da (bu durum) devam edecek gibi görünmektedir. (Meyve veren ağaç taşlanır) Ancak bu iftiralar arasında en şaşırtıcı olup hasım bidatçilerin dayanak kabul ettikleri iftira
Aşk bir hastalık olarak ortaya çıkmaz...ama saplantı halini alırsa hastalığa dönüşür. Müslüman teolog Ahmed Hasim der ki...Mecnun kimse iyileşmek istemez... rüyaları düzensiz nefeslere ve nabzın hızlanmasına yol açar. Melankolik aşkı, kurbanlarının kurt gibi hareket ettiği bir hastalık olan likantropi ile özdeşleştirir. The name of the the rose
161 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.