MUTLULUK NEDİR?
*Sizce "Mutluluk" nedir?!*
André Gide: Bu anı geçmişteki diğer anlarla karşılaştırmaktan kaçınmaktır.
Albert Camus: Uzun soluklu bir sabırdır.
Aristo: Erdemli bir yaşamdır.
Dünya hayatını tercih edenler
“Tercih edenler” diye tercüme ettiğimiz yestehibbûne fiili, “sevmek” mânasındaki muhabbet kelimesinin türevlerinden olup inkârcıların dünya hayatını âhireti unutturacak derecede sevdiklerini, ona bağlandıklarını, bu sebeple onu âhiret hayatına tercih ettiklerini belirtmektedir. Âyette dünya hayatını ölçülü olarak sevenler değil, onu âhiret hayatına tercih edenler kınanmıştır (Râzî, XIX, 78). Zira Kur’an insanın, hayatı ve yaşamak için gerekli olan dünya nimetlerini sevmesini yasaklamamış, aksine dünya nimetlerinin insan için yaratıldığını bildirmiş, onlardan en güzel şekilde faydalanmasını teşvik etmiştir (krş. Bakara 2/201; A‘râf, 7/31-32; Kasas 28/77).
İnkârcılar aynı zamanda İslâm’a, onun kutsal değerlerine ve bağlılarına karşı kin ve düşmanlık besleyerek yalan, iftira, hile ve tehdit gibi çeşitli yöntemlerle Allah’ın dinini kötü gösterip maddî ve mânevî imkânları kullanarak başkalarının İslâm’a girmesini engellemeye kalkışmalarından dolayı da kınanmışlardır.
Ölçülü mümin ölçülü davet
İnsan; başta ailesi olmak üzere akrabaları, mahallesi, camisi, iş ortamı, kendisinden başka birilerinin de bulunduğu her ortam ve mekânda bir iletişim ve etkileşim içerisindedir. Rabbimiz bizleri tek başımıza yaşamak için değil birbirimizin yaması olmak, birbirimizin merhemi olmak, ayıp örtmek, yük almak ve birbirimize nasihat edip örnek olmak
Yeni Diyalektik
_Tanrı, ilk ateisttir. Ateistler
_Tanrı, ilk masondur. Masonlar
_Orospu çocuğu. Marques de Sade
_Herkesin tanrısı kendine benzer. Yamyamların tanrısı bir yamyam; savaşçıların tanrısı bir savaşçı; hırsızların tanrısı hırsız; aşıklarınki de aşk tanrısı olacaktır. Ralph Emerson
_Trakyalılara göre tanrı, sarışın ve mavi gözlüdür. Öküzlerin elleri
Hayatı değerli kılan şeylere yönelmek hepimiz açısından önemlidir. Her anı dolu dolu yaşamak hayatı daha anlamlı kılacaktır. Her anın değeri vardır. Önemli olan, yaşadığımız o anlar ne ölçüde değer kazanıp önümüze sürüldüğüdür. Bilinçli yaşamak için her andan bir çıkar gözetilmeli. Öyle üstünkörü gelip geçmesine göz yummamalı. Yaşamaya değer bir hayattan ölçülü anlamlar çıkar her anın bir önemi olduğu bilincinde yaşam devam eder. Bir anın içinde yaşamak istiyorsak başka şeyler düşünmeden o ana odaklanıp ne yaptığımız hakkında bir fikir edinmeliyiz. Hayatınızı düzene sokmadan hiçbir anın değeri yoktur. Önce amacınız olmalı ve kulak tıkamalısınız. Ve amacınıza uygun bir doğrultuda küçük hedefler koyarak ilerlemelisiniz. Ortak düşüncelere sahip insanlarla aynı yolu paylaşabilirim. Ama yarışmam. Aynı hayatı paylaşacağım konusunda açık görüşler yürütebilirim. Bir kişinin hayatıma girip hayatımı dağıtmasını istemem yani. Bakış açım gelişmemişse aldığım eğitim yetersizdir. Okuduğum kitabın manası da yoktur. Ne ailemdeki ne de okul eğitimimdeki ilişkilede bir dinamik kurulmadı. Sadık kalan kişiler görmedim. Benlik, tek taraflı ilişkiler oldu. Kar topu çığ oldu üstüme yığıldı. Benim gözümden yaşadıklarımın bir anlamı olmalıydı bir düzene sokmalıydım.
yaşamak-ölmek
hayat hiç beklenmedik sonlarla başlangıçları et ile tırnak gibi yan yana sunabilir. buna hazırlıklı olmalısınız. bazen bir çiçeği sularken aslında onun ölümüne yol açacak edimleri sergiliyor olabilirsiniz. ve güneş doğarken yeni bir canlının yaşama gelmesini görebilirsiniz. insan unutmamalıdır ki! ''var kadar kabul ettiğimiz de yok'u ya da yok kadar gerçekçi bulduğumuz da var'ı'' işte o vakit aydınlanmış zihnimizle kendimizi ve benliğimizin tüm çeperlerini doğayla örtüştürmüş oluruz. bu yüzden ne ölüme üzülmeli ne de yaşamaya sevinmeli. hepsi oluş-bozuluş hikayesinde olması gerek bir roldür. yani ne hayatı ciddiye alın ne de ölüme karşı ciddiyetsiz davranın. çünkü bu sizin ilk ve son sahneniz. iyi, güzel, özgür ve ölçülü kullanın.!