… +552
Nutuk 
Nutuk
Mecliste İkinci Bir Grup
Sakarya Savaşı'ndan sonra Ankara'ya geldim.Başkomutanlık dışında kalan öteki görevlerimle uğraşıyordum.Aradan 3,4 ay geçmemişti ki Meclis'te olumsuz bir hava esmeye başladı; birlik ve dayanışma yine bozuldu.
Bu havayı yaratanlar,İngilizlerle yaptığımız özel bir anlaşma sonucu yurda dönen Malta tutuklularından birkaç millet vekil idi. Bunlara zamanla başka kişiler de katıldı. Giderek Meclis'te tutuculardan meydana gelen ikinci bir grup ortaya çıktı.Bunlar savundukları anlamsız ve mantıksız görüşlerle Meclis'i karıştırmak,ordunun maneviyatını kırmak istiyorlardı.İkide birde; "Nereye gidiyoruz? Bizi kim nereye sürüklüyor? Koskaca bir ulus,belirsizkaranlık amaçlara sürüklenir mi?" gibi sorular soruyorlardı. Bu olumsuz havayı önlemek amacı ile Meclis'te şu konuşmayı yaptım:
"Baylar, ordumuzun kararı saldırıya geçmektir ama bunun zamanı vardır. Hazırlığımızı tamamlamamız gerekir; yarım hazırlıkla alınan savaştan sonuç alınamazKurtuluş için,bağımsızlık için eninde sonunda bütün varlığımızla vuruşarak düşmanı yenmekten başka çaremiz yoktur.
Ulusun ve ordunun maneviyatı sarsıcı sözlerden sakınılmalıdır.Bu tür sözler ancak düşmanlarımızın işine yarar. Kendimize güveneceğiz. Savaşı kaybedeceğim düşüncesi,korkusu, bizi aşağılık duygusuna götürür. "Biz adam olmayız" düşüncesinin sonu başlkalarına tutsak olmaktır. Elimizde üç savaş aracı vardır; Birincisi ulusun kendisidir.Yapılacak iş, önce ulusça benimsenmelidir. İkincisi ulus adına iş gören Meclis'tir. Meclis tam bir dayanışma içinde olursa güçlü oluruz.
Buradan evlenin demek, evlilik üzerine nutuk atmak kolay-bu dediklerime kendim de dahil- Önemli olan husus bizim bekar gençlerimiz birbirini nasıl bulacak? Bunun üzerinde hepimiz kafa yorup aksiyon almalıyız. Ömürler yitip gidiyor, bu vebal hepimizin..
Muhammed Esat Altintaş
"Yalanlamak ve reddetmek
için okuma.
İnanmak ve her şeyi
kabullenmek için de okuma.
Konuşmak ve nutuk çekmek
içinde okuma.
Tartmak, kıyaslamak ve
düşünmek için oku..."
Francis Bacon
Bayram
Burnumda tüter ama kahve, çay buram buram
Şeker, kahve almaya gelmez bitürlü sıram
Geçmez karaborsada benim kâğıt bir liram
Onlara helal olan bize nedense haram
Halka hergün ramazan, onlara hergün bayram.!
*
Fıkrayı bilirsiniz, vergi almış Timurlenk
Çırılçıplak kalınca halkta başlamış ahenk
Ben de öyleyim şimdi, ağzı kulağına denk
Şakır şakır