Kıyamet Saati: Nuh'un Gemisine 5 Kala;
"Dünya cehenneme gitmiş durumda -gitmekte değil- onu oraya itmekten de hepimiz sorumluyuz." #134716024
Günümüz çağının en büyük problemi kontrol edilemez insan nüfusudur, bu nüfusun yarattığı en büyük sorunlardan birisi ise milyarlarca insanın bu dünyayı arsızca sömürmesi, doymamasıdır, kısacası sorumsuz
Belki de bu bir kitap incelemesi olmayacak. Duygularımı anlatmaya çalışacağım yine...
Artık bana kimse " bu devirde gerçek dostluk mu kaldı?" "Böyle dostluklar ancak eski devirlerde kaldı." " artık dünyamıza geri dön, senin düşündüğün gibi bir dünya yok" benzeri cümleler kurmasın. Elimde tam da bu devirde yaşanmış bir
İç savaşın içimizde ve dışımızda,bireysel ve toplumsal olarak yarattığı yangınları umutsuz bir aşk üçgeni ekseninde anlatan sarsıcı bir roman
Hem büyük bir aşk hemde imkansız aşka şahitlik yapmış duygusal bir anlatımla yazılmış.
Kumral Ada Mavi Tuna
'Hepimiz biraz suçlu değil miyiz engel olamadığımız ölümlerden ve mutsuzluklardan sanki?Yangınları,cinnetleri,yoksullukları,savaş ve hırsızlıkları seyrederken,hepimiz biraz katil,biraz hırsız ve biraz da fesat değil miyiz yani?
Herkese merhaba arkadaşlar.Bugün sizlere Buket Uzuner'in 'Kumral Ada Mavi Tuna' kitabının incelemesini yapacağım.Kitap 1997 yılında Everest yayıncılık tarafından 500 sayfa olarak, roman türünde yayımlanmış olup başkarakter Tuna (diğer bir adıyla Mabel) 'nın bir salı sabahı iç savaş nedeniyle seferberliğe çağrılmasını konu ediniyor.Kitap karakter açısından zengin olup,anlatım açısından da oldukça yalın ve akıcı.
Tuna ve Aras Kuzguncuk'ta yaşayan iki kardeştir. Ünlü bir çiftin kızı olan Ada'nın mahallelerine taşınmasıyla hayatları değişir.Tuna;iddiasız, etrafında dönüp duran dünyaya ayak uydurmaya çalışan, çok zeki,edebiyata ilgisi olan, hiç çaba göstermeden hayatın ona bir sürü şey sunduğu fakat yarım kalmışlığını bunların hiçbirini yamayamayan biridir ve Ada'ya platonik aşıktır fakat Ada,Tuna'nın abisi olan zekiliği ve yakışıklılığı ile bilinen Aras'a aşıktır.Meriç...Ada'nın kuzeni olan saflığı ve güzelliği ile bilinen Meriç ise Tuna'ya aşıktır.
Peki bu aşk üçgeni karakterlerden birinin ölmesiyle nasıl değişecektir ve geride kalan bu üç kişinin hayatı nasıl değişecektir?
Kitaplarını çokça gördüğüm ama tanışmadığım bir yazardı Tarık Tufan. Tanışma kitabım da sanırım en sevilen kitaplarından biri oldu. Kitap bildik bir film gibi başlayıp akıp giderken, yazarın doğru yerlerde yaptığı doğru hamleler ile sıradan olmaktan çıktı biranda. Kaliteli bir kalemle tanışmış olmaktan mutlu oldum kapağını kapatırken.Kitap elimde öylece kaldım son kelime ile. Düşündüm bir müddet yaşanan ne hayatlar var diye. Okurken karakterlere olan duygularım değişti mesela başlarda kızdıklarımı sevdim, yazık dediklerim için "sana az bile sanki" diyesim geldi. İshak'a ara ara kızsam da en çok ona üzüldüm yine. İşte bunca duygu durumunun sebebi kalemin kalitesi, şaşırttı beni yazar.
Hani derler ya bir insanı tanımak için onunla ya ticaret yapmak ya da birlikte uzun yola çıkmak gerekir diye Tarık Tufan da almış iki ana karakterini uzun bir yola çıkarmış, yolda herkes dökmüş eteğindeki taşları ve hatta içten dökülmüş iç yangınları, telaşları,pişmanlıkları, ezilmiş yanları, şüpheleri,..
Iste bu yolculuk ile İshak ve Jülide'ye ortak oluyorsunuz. Sırlarını duydukça ah be diyorsunuz bari bu böyle olmasaydı. İshak iyi yürekli, nahif ve sevgiden yana eksik bir adam, Jülide özgür kız gibi görünse de kendi içinde tutsak... Düşerken birbirini tutmaya çalışan iki yaralı yürek ama öyle basit bir yasak aşk falan değil onların ki tam bir yoldaşlık aslında.
Her insan bir amaç için dahil olur hayatımıza ve biz nedenini niçinini çok sonra anlarız kimisinde üzülerek kimisinde iyiki diyerek. Iyiki dedikleriniz olsun yanınızda her daim.
Akıcı bir kitap okumak isterseniz eğer Jülide ve İshak ile dost olun bir müddet.
"Kumral Ada Mavi Tuna", iç savaşın içimizde ve dışımızda, bireysel ve toplumsal olarak yarattığı yangınları umutsuz bir aşk üçgeni ekseninde anlatan sarsıcı bir roman.