367 syf.
·
Not rated
Bir eseri okurken eğer o eserin yazarı hakkında ve yazıldığı dönem hakkında biraz olsun bilginiz yoksa, eser yarım kalır tam manasıyla anlaşılmaz ve yorumlanamaz... Şimdi İncelemeye geçebiliriz....
Öncelikle yalın olarak baktığımızda Karanina ailesini, genç güzel bakımlı bir kadının kocası tarafından gösterilmeyen ilgiyi başka birisinde bulması ve onunla başlayan kaçamak ilişkilerin gün yüzüne çıkıp eşinin ve kendi hayatının karmaşıklaşması ve acı bir son... Diğer tarafta ise başka bir karakter Levin...!
İşte yukarıda bahsettiğim konu bu. Tolstoy kitapta Levin karakteri ile karşımıza çıkıyor ve biz Levin karakteri ile aslıda Tolstoyun iç dünyasına bir yolculuk yapıyoruz. Onun gibi düşünüyor, onun gibi yaşıyor ve hayatı onun gibi sorguluyoruz. Tolstoy'un hayatını biraz okuduğunuzda ne demek isteğimi daha iyi anlayacaksınızdır. Kitap bu anlamda benim için daha önemliydi ve güzeldi.
Okuyacak arkadaşlara tavsiyem Tolstoy'un hayatını kısa bir okusunlar, o zaman bu kitap daha iyi anlaşılacaktır düşüncesindeyim, saygılarla....
Savaş ve Barış
Neresinden anlatmaya başlasam karar veremedim. Bu kadar ağır, bu kadar kıymetli bir eseri inceleyecek donanıma sahip miyim bilemiyorum. O yüzden bu yazıyı bir inceleme olarak değil. Kitabı okumuş, etkilenmiş birinin yorumu olarak okuyun. Öncelikle yazarımız Tolstoy'dan bahsederek başlayayım.
Tolstoy evlendiğinde karısı Sophie Behrs 18
Ahh Anna Ah…
Tek cilt bu kadar uzun bir kitap okuyuncaya bilekler isyan ediyor bir süre sonra. Uzun sürede bitirdim bir an yarım bırakacağım sandım hatta. Galiba rus edebiyatı pek sevmiyorum. Bu okuduğum 3.Rus edebiyatı eseri fakat daha pes etmedim, bir kaç esere daha şans verdikten sonra bu konuyu tekrar düşüneceğim.
Ben nedense içinde aldatma olan eserlerden pek hoşlanmıyorum. Genelde kitapla içselleşiyorum ve karekterlerle çok fazla empati kuruyorum, ondan olsa gerek.
Yoksa kitabın akışı ve dili rus edebiyatı olarak bakıldığında güzel.
Bundan sonrası spoiler içerir.
Anna Karenina ;
Nasıl bu kadar kalpsiz ve bencil bir insan olabilir ki. Aşk bu değil. Aldatıp eşini bırakıp gitmesi, evliyken başka birinden çocuk sahibi olması ya da diğer yaptıkları değil, beni en çok sinirlendiren şey Vronski nin hayatını kıskançlıklarıyla mahvetmesi oldu. Öldü gitti ama ben ona değil Vronski ye o kadar üzüldüm, ve ona ağladım. Ölümü trajikti böyle bir şey beklemiyordum gerçekten.
Vronski ;
Aşkın için her şeyi göze aldın ama sonunda hiçbir şey kalmadı elinde belki de Kiti nin bedduasıydı yaşadıkların ama aşk bu ben sana hiç ama hiç kızamadım inan ki.
Ve Levin ;
Kitapta kendimi özdeşleştirdiğim karekter Levindi benim. Dine ve toplumsal düzene bakış açısı ile bu kitapta kendimi bulduğum karekter oldu.
Sonuç olarak tavsiye edilir. Okunması gereken rus edebi eserlerinden biri.
"Mutlu ailelerin hepsi birbirine benzer. Mutsuz ailelerin her birinin mutsuzlukları da kendine göredir." En güzel roman girişi diyebilirim.
Çok spoiler vermeden biraz bahsetmek istiyorum. Tolstoy bu kitabı yazınca kendini odaya kitlermiş, neyin var diye sorduklarında 'Anna Karenina öldü' demiş. Kitabı bu kadar hissederek yazdığını romanı okuyunca anladım.
Kitap 3 ayrı aşktan bahsediyor bana göre en çarpıcı olan Anna ve Vronski'nin yasak aşkı. Kitabı okumadan önce biraz araştırmıştım genelde Annayı pek sevememiş okurlar sevmemelerinin nedeni de Anna genç, güzel ailesine çocuklarına düşkün bir kadınken herşeyden habersiz Moskova yolculuğunda başka birine aşık olması, öyle bir aşık oluyor ki bam başka bir Anna ortaya çıkıyor. Kitabın 2 ve 3. Serisinde beni ne bekliyor merak ediyorum.
Bir başyapıt bitirmenin gururuyla uzun bir aradan sonra nihayet geldim.
Ölmeden önce okunacaklar arasında olan sevgili Anna kesinlikle hayatı örnek alınacak bir hatun değil.Hayatı akıl ve mantıkla değil kalbiyle yaşamayı seçti.
Anna'nın mutsuz bir evliliği vardır. Birgün yolları Kont Vronsky adlı subay ile kesişir.Yola çıktıklarını ,yolda
Lev Tolstoy Eserlerinde insanlığın çeşitli meselelerine değinen Tolstoy'un dünya ölçüsünde bir sanat ve fikir değeri vardır. Kendi ülkesinin toplumsal siyasal çalkantılarını, halkının yaradılışını, yaşayışını büyük bir ustalıkla yansıtmıştır. Gerçekçi edebiyatın en büyük temsilcilerinden olduğu kadar, bir filozof ve bir eğitimci olarak da ün
