İnce bir yağmur çisesi gibi cam değil cana düşer neyin sesi....
Bir arayış peydah olur en kimsesiz kayboluşların içinde ...
Aşkın içinden aşık bir meczup yürür aşka doğru,
Kendi külleriyle tutuşturur yeniden kendi ateşini,
Yokluktan vara, var olmak için; içindeki varı yok eder önce ...
Siler tüm 'ben'lerini sizler dünyasından ve üfürür neyine yanan nefesini, boyanır aşk ile kane kane.
Ona Yunus derler , biraz aşığın biraz da maşuğun sesi Yunus...
...Gel gör şimdi onu, bak ki aşk neyledi?
***
Ahhh kaç satır daha yazarım tutmasam kendimi.Kaç dizeye ilham olur onun aşkı bilmem ki?
Hem Yunus demek sığdırılır mı öyle birkaç sözcüğün dibine, yalnız bir insan mıdır ki Yunus anlatılıp bitsin yalnız hikâye....
Bir devlettir O ... Bir derviş, bir alim,bir şair, bir ruh doktorudur O....
İyileşmek için en derinden, en derine kazı O'nun sözlerini ...Bir nasihat heybesi dik kendine şimdi ve istersen uzanıver hemen iyileşme divanına...
Bir kelamda dününü bir kelamda yarınını getirsin sana Aşık Yunus...
Su olsun yüreğinde yanan ateşe, iz olsun,ses olsun Sen olsun senle birlikte...
Ey Dost,
Sıyrılmak için yaralarından, ve bulunmak için bu kayboluştan aç kalbini dinle Ney'e karışmış Yunus'un sesini ...
