Gül yetiştiren adam, Rasim Özdenören'in okuduğum ikinci kitabı ve kendisinin tek romanıymış.
Eser, iki farklı hikayenin, karşılaştırma yapmaya uygun olarak bir araya getirilmesiyle oluşuyor.
Birinde aslını unutmuş, kendini sorgulamayan, ahlak, etik bilmeden sadece bu dünyanın heva ve hevesleri için fütursuzca yaşayan ve her daim mutsuz gezen bir güruh anlatılıyor.
Diğerinde ise savaş yıllarında dini, vatanı, milleti için uğraşmış fakat savaş kazanılmasına rağmen uğruna canlar feda edilen tüm değerlerin yine elden gitmiş, bir tek üstüne bastıkları toprak kalmış olduğunu gören, bu durumu protesto etmek için evine kapanıp gül yetiştiren bir adamın hikayesi.
"Siz nasrani misiniz, mecusi misiniz?" sözleri yankılanıyor zihnimde. Feraset ver Allah'ım. Bizleri zalime yem etme.
Rasim Özdenören, güzel bir sosyolojik analiz yapmış ve bunu romanına ilmek ilmek işlemiş. Farkına varmak ve silkelenip kendimize gelmek duasıyla.
Aslı Hû, nesli Hû!