212 syf.
·
Not rated
·
Read in 26 hours
Anlatımı güzelleştirmek, savunulan fikir ve düşünceyi daha etkili kalmak daha etkili kalmak üzere her dilde kalıplaşmış bazı sözler bulunur. Atasözleri, dua ve temenni cümlecikleri, sövgü ve ilençler, bilmece ve tekerlemeler… Bu tür kalıplaşmış sözler arasında, dilin bünyesinde en sık rastlanılanları ise deyimdir. Dilin bünyesinde kalıplaşmış ve kökleşmiş olarak değişmeden kullanılan deyimler, hiç şüphe yok ki anlatıma canlılık ve güç katarlar. Bu sayede düşüncelerin ve olayların muhataba daha etkili biçimde yansıtıldığı bir gerçektir. Bazı kişilerle ilgili anılar ve hikayeler, tarihten alınmış olaylar, ve. Deyimlerin ortaya çıkış nedenleri arasında ön sıraları paylaşırlar. Bu bakımdan deyimlerin kaynaklarını arayıp bulmak, oldukça meşakkatli bir iştir. Bazen rastgele bir sayfada, bazen bir dipnotta, bazen de hiç ummadığınız bir el yazması sayfasında bir deyimin ortaya çıkış hikayesiyle karşılaşmak mümkündür. Deyimlerimizin ortaya çıkış hikayelerini bilmenin, dilimizin kültüre yansıyan yüzüne bir renk katacağı kesindir. Umarız, bu konuda daha geniş araştırma yapacaklar için bu küçük kitap bir başlangıç olur.
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdekİskender Pala · Kapı Yayınları · 202015.1k okunma
144 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 15 hours
1911‘de yazılmış roman. Yazara bir okurunun yazdığı mektup sonucu ortaya çıkmış konu. Daha önce Efsuncu Baba’yı okumuştum. O kitapta olduğu gibi batıl inançlar ele alınmış. Konu Başkarakter Muhsine’nin anlatımı şeklinde işlenmiş. Yer yer okuduğum tekerlemeler ayrı bir tat katmış anlatıma. Beyni çok yormadan kısa sürede okunabilecek bir kitap...
Gulyabani
GulyabaniHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202411.1k okunma
Reklam
320 syf.
8/10 puan verdi
GİRİŞSİZ İFADELERLE DALALIM YAVAŞÇA Hayatın sıradanlığından sıkılmıştır herkes. Sıradanlık iliklerimize kadar işlemişken vazgeçmek, olağandışı şeyleri hayatımıza sokmak, farklı uygulamalar yapmak vs. imkansız hale gelir. Belki korkudan belki bilinmez oluşundan... Bunu genele yayabiliriz yani kitapları da katabiliriz. Hep aynı türden şeyler
Finneganın Vahı 1
Finneganın Vahı 1James Joyce · Aylak Adam Yayınevi · 201524 okunma
144 syf.
7/10 puan verdi
Kitabın düzeltisi filan gayet güzeldi. Bazı alt bilgiler olmasaymış olurmuş ama aşina olmayanlar için gerekli olabilir. Benim için biraz fazla geldi. Kitabın başlangıcı hemen beni yakalamadı fakat perili, cinli eve geçtikten sonrası çok keyifliydi. Yani aslında ürkütücü olması gerekirdi ama tekerlemeler filan öyle komik ve tumturaklıydı ki insan eğlenmeden edemiyor. Yani en azından benim için öyleydi. Evin hanımının hali ruhiyesi beni benden aldı. Keyif alarak birkaç saatte okudum. Şıp diye bitiverdi. Sonunu zaten tahmin etmemek imkansız. Özellikle kitabın başındaki okur mektubu çok hoşuma gitti. Orada Hüseyin Rahmi beni kazandı. Okuruna kitabın başında yanıt vermesi çok güzeldi. O zamanlardaki bu mektuplaşmayı bir kez daha özledim. Şimdilerde aklımıza ne gelirse bir çırpıda yazıyoruz ama elimize bir kalem alıp mektup yazacak olsak muhtemelen kırk kere düşünürüz. Bu hissi kaybetmiş olduğumuzu ve sistemin bizi tükettiğini düşündürdü. Şimdilerde hafif ünlenen bir yazara bir şey yazdığınızda geri dönüp dönmeyeceği bile meçhul… Dönse yazacakları da çok düz şeyler olacakmış gibi bir hava var. Tabii aynı şey biz okurlar için de geçerli. Bana güzel bir yolculuk yaptırdı bu kitap. Herkese hitap eder mi bilmiyorum ama bana hitap etti.
Gulyabani
GulyabaniHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202411.1k okunma
144 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 12 days
İş Bankası Türk Edebiyatı Klasikleri serisini okumaya devam. Serinin 15. kitabı Gulyabaniyi biraz önce bitirdim. Bitirir bitirmez de bilmem kaçıncı kez Süt Kardeşleri izledim. Film bire bir kitapla aynı değil hatta baya farklı sadece ana konu aynı, o yüzden zaten filmi bir çok kez izledik deyip kitabı okumamazlık yapmayın. Hüseyin Rahmi Gürpınar 1911 senesinde yazmış kitabı. İlk kez 1913de basılmış. Köşlerde hizmetçilik yapan Muhsine'nin, içinde periler, yaratıklar ve de Gulyabani'nin olduğu bir köşke hizmetçi olarak gitmesiyle başlıyor kitap. Köşkte oturan hanfendi ve iki yardımcısı kadın var, bunları hanfendinin yeğenleri korkutup paralarına çökmeye çalışıyor. Muhsine ve köşkün çalışanı Hasan da bunların foyasını ortaya çıkarıyor. 1900lü yılların başındaki İstanbul yaşantısı, bol bol tekerlemeler de var kitapta. Fakat süt kardeşler, Şaban, Ramazan, Bayram vs. yok onları umarak okumayın. Bakmayın benim uzun sürede okumama bu aralar pek okuyamıyorum yoksa 130 sayfa 1-2 günde bitecek bir kitap. Klasik severlere tavsiye edilir.
Gulyabani
GulyabaniHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202411.1k okunma
31 syf.
·
Not rated
·
Liked
ÇOK SEVDİK BAYILDIK SU AYGIRI OLMAK İSTEMEYEN BİR SUAYGIRI BASKA NE OLABİLİR ? KARTAL MESELA YADA MAYMUN... Su aygırı olmak istemiyorum yo yo yo".Zebra ya da bufalo lo lo lo,Ağaçta şarkı söyleyen maymuuun Suaygırı yerine maymuuun olsam." Her seferinde rap söylüyormuş gibi bir durum olsa da, çok hoş. o su aygırı olmak istemiyor.Su aygırlari cook sıkıcı çünkü Olmak istediği diğer bütün hayvanların özelliklerini almaya çalışırken komik durumlara düşüyor .aralarda ki tekerlemeler şarkılarla cok keyfli. Kendini sevmek kendin olmak sahip olduğun şeyleri farkına varmak mutlu olmak üzerine bir hikaye. Anne yine anne yine diye diye tekrar tekrar okunur
Mutlu Suaygırı
Mutlu SuaygırıCarol Liddiment · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019437 okunma
Reklam
98 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.