Erebos.
Bir bilgisayar oyunu. Ama fazlasıyla ciddi olan bir oyun bu. Sanki sizin düşüncelerinizi duyan, hayatınızı izleyen, ne yiyip içtiğinize kadar iyi bilen bir oyun düşünün. Ve sizinle konuşan. Ciddi ciddi sorularınıza mantıklı cevaplar veren bir oyun. Aslında kitabın sonunda öğrendiğim gerçeği ilk başta düşünmüştüm. Sonuçta ya biti sizi
Tek eksik: Acımak
Okurken kullandığı dil ile beni ele geçiren eser, hikayesiyle de bir o kadar üzmüştür. Kitabın daha en başında olacaklar her ne kadar hissedilir de olsa sonuna kadar gidip şaşırtmayan ama üzen neticeyi öğreniyor insan. Her neyse, burada önemli olan pek tabii okuyucunun ne düşüneceği. Gelelim bende uyandırdığı hissiyata...
Evvela Reşat
Spoiler içerir;
Tragedya üstadı Shakespeare'den yine çok etkileyici, muhteşem bir kurguya sahip olağanüstü bir eser okumanın mutluluğunu sizinle paylaşmak istiyorum. İnsanların duygularını etkileyici diyaloglarla ve çarpıcı kurgu ile anlatmayı çok iyi başaran yazar, bu eserinde de kıskançlık, hırs ve fesatlığın üzerinde durmuş ve bunun sonucunun
Dalkavuklar Gecesi, Atatürk döneminde dalkavuklarin hicvedilmesi amacıyla yazılmıştır. Kral Subbiluliyuma dışında diğerleri Atsız Beg'in hayatinda mücadele vermiş kişilerdir.
Romanda adları değiştirilerek geçen Hasan Ali , Sadri Etem, Sadri Maksudi hakkında sert yazılar yazmıştır.
Bilgin Ikeznini, Zeki Velidi Togan'dır.
Filozof
Uzun Hikaye
Uzun hikâye, kimine uzun kimine kısa gelebilir ama tam da bu memleketin hikâyesi. Akıcı, duygu yoğunluğu fazla ve oradan oraya savuran bir olay örgüsü var. Kitap konusu itibariyle çok bilindik ama bir o kadar etkiliydi. İçinde acı, intikam, haksızlık, ilk aşklar, saf sevgi, hoşgörü, mecburiyet gibi hisler barındırıyordu.
Ayrıca bu hikâyenin içinde birçok değerli yazar ve eser isimleri geçiyordu. Dostoyevski, Çehov, Reşat Nuri Güntekin, Küçük Prens bunlardan bazıları.
Eserde, Bulgar göçmeni Ali ve karısı Münire’nin göçebe hayatlarında kimlerle karşılaştıklarını neler yaşadıklarını ne zorluklara göğüs gerdiklerini oğlunun ağzından dinleriz. Yaşadıkları yerler, olaylar, karakterler çoğu zaman üzen cinsten olsa da kasabalarda, köylerde, şehirlerde her zaman karşımıza çıkabilecek türdendi.
En başta da söylediğim gibi çok içten ve bizden şeyler barındırıyor. Ayrıca kitabı kadar filmi de güzeldi. Bazı yerleri değiştirilmiş olsa da hikâyenin aktarmak istediklerine sadık kalınmıştı.
“Ama solunan hava, yüzülen su, oturup-kalktığın insan, yürüdüğün yol seni değiştirir.” Kitabın en beğendiğim alıntısı oldu. Bir yandan bir günde okunabilecek kadar kısa bir yandan da asırlardır bu topraklarda sürecek kadar uzun bir hikâyeydi. Ben sıkılmadan keyifle okudum. Herkese tavsiye ediyorum. Keyifli okumalar.
Dalkavuklar gecesinde Atatürk'ün etrafındaki dalkavuklardan bahsediyor yazar ama tabii ki de burada isimler çok farklı ve çok önceki zamanlarda geçmiş bir olay gibi işlemiş konuyu,yalnız "dalkavuklar" hakkında anlatılanların gerçeklik payı yüksek ne yazık ki. Z vitamini ise Atsız'ın, İsmet İnönü ve çevresindekilere eleştirel bir bakışla yazdığı hikayedir ama okursanız günümüz siyasetçilerini ve günümüz siyasetini de bulacaksınız ve bir yandan da bol bol güleceksiniz..
Ayrıca kitapta yer alan karakterlerin asıl isimleri şunlardır;
filozof ilanasam: hasan ali yücel
cüce idras ve rahip iduskam: sadri maksudi
başhekim ziza: şevket aziz kansu
bilgin ikeznini: zeki velidi togan
kral'ın gözdesi yamzu: afet inan (kızlık soyadı uzmay, 1940'ta rıfat inan'la evlenip inan soyadını almıştır)
kâhin şilka: nihal atsız
tubişka: nihal atsız'ın eşi bedriye atsız
murya: nihal atsız'ın oğlu yağmur atsız
yaver sabba: cevat abbas güler
vezir nibida: zeynel abidin özmen
Pilga: reşit galip
Doktor Teşen: dr. neşet ömer irdelp
Romanda kelime oyunu yapılarak kim olduğu anlaşılmayan iki ana karakter şunlar:
kral subbiluliyuma: Atatürk
başkumandan tutaşil: ismet inönü (ve/veya fevzi çakmak)