Türk edebiyatı klasikleri serisini elimden geldiğince çokça okumak, edebiyatımızdaki yazarlar konusunda kendimi geliştirmek istiyorum. Hüseyin Rahmi Gürpınar da yeni tanıştığım yazarlardan, okuduğum ilk kitabı Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç oldu.
Açıkçası kitabın, daha doğrusu Gürpınar'ın üslubunun, mizahının namını çok duydum. Muhtemeldir ki bu yüzden beklentimi bir tık yukarıda tutmuşum. İlk sayfalarda hayal kırıklığına uğrayacak gibi oldum fakat belli bir yerden sonra öyle bir açıldı ki kitabı elimden bırakamadım sonlara doğru. Yazarın üslubuna alışma süreci olarak görüyorum bunu.
Kitabın konusundan bahsetmeyeceğim. Eserde o dönemki toplumu çok net görüyoruz, yazar cahilliğe eleştirisini mizahla harmanlayarak yapmış. Uzay hakkında bolca bilgi geçiyor, başkarakter İrfan uzun uzun anlatıyor, ben de sözcük hazineme ''feza''yı eklemiş oluyorum. Beni en çok şaşırtan şey yazarın o zamanda kadının toplumdaki yerini ele alması, hatta bir karakter aracılığıyla buna eleştiride bulunması, başka bir deyişle kadın haklarını savunması oldu. Hoşuma gitti gerçekten.
''Bu memlekette kızlar için ayıp olmayan ne var acaba?''
Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın diğer eserlerini de okumayı merakla istiyorum.