Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Sonsuz Bir Paranoyanın Kitabı: 49 Numaralı Parçanın Nidası
İnceleme Öncesi Giriş Notu: Bu upuzun incelemeyi okumak yerine izlemeyi tercih ediyorum diyenler için: youtube.com/watch?v=sHeIth7...
"49 Numaralı Parçanın Nidası, dönemindeki her kitabı gölgede bırakacak kadar güçlü."
Harold Bloom (ABD'li Eleştirmen)
"Bir virtüözün eseri... Kitabın girift sembolizmi,
217 syf.
6/10 puan verdi
Kitap sadece beyni kullanarak vücudumuza biyolojik süreçler de dahil olmak üzere tamamen hakim olabileceğimiz tezi üzerine kurulu bir düşünceyi dile getiriyor.
Bilinçaltının önemine ve vücut işleyişi üzerindeki etkisine değiniyor. Bilinçaltındaki varolan şablonların değiştirilmesi ya da tam zıttına bilinç düzeyinde inanma neticesinde birçok şeyi yapabileceğimizi,olumsuzlukları değiştirebileceğimizi anlatıyor. Örneğin domates yerse kusacağına canı gönülden inanan birisi domates yerse kusar. Çünkü bunu her dile getirdiğinde bilinçaltına yazılıyor ve bilinçaltı da vücudu bu bilgiye göre hareket ettiriyor. Başka bir örnek vereyim buz gibi havada atletle dışarı çıkarsak üşüyeceğimize ve titreyeceğimize inanırız. Eğer bunun tersini ağızdan söyler kulaklarımıza defalarca işittirirsek ve şüphe duymadan buna kendimizi inandırırsak soğuk havada dışarı çıktığımızda üşüme veya titreme yaşamayız.
Kitapta bu gibi örnekler üzerinden neler yapabileceğimizi anlatıyor. Bazen saçma gelse de uyguladığım bir iki konuda başarıya ulaşmıştım. Şunu da belirteyim bazı kitaplarda varolan olumlu düşününce etrafımızdaki herkesin herşeyin de bizim amacımıza yardım edeceğini söyleyen tez ile hiçbir alakası yok bu kitabın. Bu tamamen kendi vücudunuz üzerinde hakimiyet sağlayabileceğinizi savunan bir düşünceyi anlatıyor. Sıkılmadan okursunuz ilgi çekici ilginç bir kitap.
288 syf.
6/10 puan verdi
Kitap cok ınce ayrıntıya kadar sürekli aynı şeylerden bahsettiği ıcın sıkıldım. Yanı yazarın ne anlatmak istediğini anlıyorsunuz kitabı bitirmek ıstıyorsunuz fakat sürekli aynı seylerı okumaktan sıkılıyorsunuz. Kişisel gelişim kitaplarının yararlarını göremeyen tek insan olduğumu düşünüyorum :)
"Herkes gönlünün ekmeğini yer."
der büyük düşünürümüz Seda Sayan.
Joseph Murphy abimizin de 288 civarı sayfa ile anlatmaya çalıştığı aşağı yukarı bu minvalde.
İyi düşün iyi olsunlar, kötüyü çağırma valla başına gelirler, hafazaanallah, mazallah, çok şükür billahlar vs.
Artık insanın içi mi dersin bilinçaltı mı bilemiyorum.
Ben bu durumlarda en çok annanemin yaklaşımını severim:
"Gınamaaalım anam başımıza gelir biyol."
Anananeme çaylar ilimonlu!
Kitap güzel, kitabı okuyun.
Öncelikle kitabın hepsini okumadığımı belirtmek istiyorum. Neden okumadığımı incelememde açıklayacağım.
Adını hatırlayamadığım bir tartışma programında yine adını hatırlayamadığım bir katılımcı tarafından ismi zikredilen kitabı merak edip inceledim. Bilinçaltının gizemini de çok merak ettiğimden okumak istedim. Kitabın başlarında bana bilinçaltının mantığını kavramamı sağlayacak örnekler ve bilgilerin olması kitaba ilgimi artırsa da ilerleyen sayfalarda başlardaki bilgilerin kelimeler ve cümleler değiştirilerek, hatta bazı yerlerde kitabın önceki sayfalarında okuduklarımın bire bir tekrarlanması kitaptan sıkılmama neden oldu. (Belki de kitapla ilgili bilinçaltıma yüksek beklenti kodladım bilemiyorum. Eğer böyle yapmışsan o zaman bu kitapla çelişiyorum, bir çıkmaza girdim yani :)) neyse) Bu nedenle kitabın bir yerinden sonra hepsini okumadım. İlgimi çeken başlıkları okumaya çalıştım ama oralarda da bana kitabın ilk sayfalarında verilen bilgilerden ve mantıkla çıkarılacak sonuçlardan başka bir şey katmadığını gördüm.
Kitabı genel olarak değerlendirecek olursam; belirttiğim gibi tekrarlardan oluştuğundan en fazla 100 sayfada anlatılabilecekler yaklaşık 300 sayfada anlatılmış. Bilmediğim bazı şeyler öğrendim fakat sonuna kadar okumaya katlanamadım.
Siz dünyaya bırakılmış bir karınca değilsiniz.
Bu kitap hayatınızı değiştirecek nitelikte kararlar almanızı sağlayacak. Sorunlara ve hayattan beklentilerimize karşı olan bakış açımızdaki yanlışları görmemizi sağlar nitelikte oldukça faydalı bir kitaptır.
"Ne ekersen onu biçersin" atasözünün derinlemesine işlenmiş olması bu konu üzerine uzun uzun düşünmemizi sağlayarak bilinçaltımıza neyi ekersek onu biçeceğimizi fark ettirecek ve çıkarcılığı, yapmacık olmayı, kıskançlığı def etmemizi sağlayacak.
Bu kitabı okuduğunuzda kendinizi dünyadaki bir karınca gibi hissetmekten vazgeçecek ve yaşamın gidişatını düşünce gücünüzle etkileyebileceğinizi fark edeceksiniz.
Günümüz insanının en büyük sorunu olan yalan söyleme bilinçaltımıza etki etmez. Zira bilinçaltımız yalanlara inanmaz, ne düşünürseniz odur. Yapmacıklığı kabul etmez. Bu bilinçaltımıza dair en sevdiğim özelliktir.
Etkili bir dille yazılmış, günümüzde ve gelecekte yaşadığımız sorunlara ve ulaşmak istediğimiz hedeflere karşı olan düşünce yapımızın nasıl olması gerektiğine ışık tutan bir eser.