Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Roman Sinekli Bakkal mahallesinde geçer. Bir imam kızı olan Emine, babasının rızası olmadan orta oyunu sanatçısı Tevfik ile evlenir, Tevfik’in adı kız Tevfik olmuştur. Çünkü tiyatroda anne rolü oynamıştır. Tevfik ile iyi geçinemeyen Emine baba evine geri döner, Tevfik bir oyununda Emine’nin taklidini yaptığı için İstanbul’dan sürülür, Emine’nin Rabia adında Tevfik’ten bir kızı olur. İmam Rabia’yı da kendi terbiyesiyle büyütür ve Selim Paşa ile Sabiha Hanım tarafından korunur. Selim Paşa’nın konağında Vehbi Efendi, Rabia’ya alaturka müzik dersleri vermeye başlar. Paşa’nın oğluna derse gelen Peregrini Rabia’nın sesini duyunca âşık olur. Tevfik sürgünden dönünce dükkânını tekrar açar ve Rabia babasıyla yaşamaya başlar. Tevfik genç Türklerin yayın organlarını Fransız pastanesinden alırken yakalanır ve sürgüne gönderilir, Rabia yapayalnız kalır. Rabia’yı seven Peregrini annesinin mirasını alarak İstanbul’a taşınır ve Rabia ile evlenir. Rabia’nın Peregrini’den bir çocuğu olur. Tevfik sürgünden döner ve artık Sinekli Bakkal mahallesinde mutlu bir yaşam başlar.
okuyabilirsiniz
Bu kitap okuduğum ilk kitaptı ben bu kitabı 12 yaşındayken okumuştum Gerçekten hoş ve hayal gücünü geliştiren bir kitap olduğunu düşünüyorum.Kitap içerisinde hikayeden hikayeye yolculuk yapıyor gibi oluyor insan o zamanlarda başka kitap okumamıştım.Bu kitabın bende güzel hatırası var.Hatirasi onu okumus olmamdı.Zamanin nasıl geçtiğini anlamıyordum.İlk defa bu kitap sayesinde kitaplara merakım artmıştı.İkinci kez okumak isterim ama okumak konusunda biraz üşengeç biriyimdir.
Kitap konu olarak ve vermek istediği mesaj açısından dokunaklı. İnsanların kendi düşüncelerini herkese empoze etmeye çalışması, toplumsal olarak kendilerince kabul etmedikleri kişileri yok sayıp onları gören sayan kişileri de suçlamaya çalışması insanların ne kadar nankör olduğunu gösteriyor. Şems Hikmet sevdalandığı kız için 'çingene' olsa da ne kadar naif bir şekilde kimseyi kırmadan onu topluma kabul ettirmeye çalışıyor. Ancak annesi dahil herkes karşı çıkıyor ve sonunda kimsenin düşünmediği olay gerçekleşiyor. Spoiler olmaması için sonunu yazmayacağım ancak benim için çok üzücü bir sın oldu. Büyük lokma ye büyük söz söyleme derler. Şems Hikmetin annesi için yazılmış gibi bu söz. Çingenelerin kökenlerinin nereden geldiğini kökenlerine dair bilgiler de var kitapta okumanızı tavsiye ederim.
"Kürk Mantolu Madonna", duyguların derinliklerine inen ve insan psikolojisini incelikli bir şekilde ele alan etkileyici bir eserdir. Sabahattin Ali'nin romanı, Harvanlı Raif Efendi'nin Maria Puder'e duyduğu platonik aşkı merkeze alarak, içsel çatışmaların, hayal kırıklıklarının ve gerçeklik ile hayal arasındaki ince çizginin işlendiği bir hikaye sunar.
Roman, dış dünyanın görünüşüyle iç dünyadaki duygular arasındaki uçurumu vurgular. Raif Efendi'nin Maria'ya duyduğu aşkın gerçekliği ve bu aşkın trajik sonu, insanın anlaşılmasının zorluğunu ve içsel karmaşıklığı işaret eder. Aynı zamanda, eser, sevgiye, aşka ve hayata dair derin düşüncelere yol açar, okuyucuya insan ilişkilerinin karmaşıklığını gösterir.
Roman, duyguların karmaşıklığını ve insanın içsel dünyasındaki derinlikleri aktarırken, Maria ve Raif'in ilişkisiyle birlikte sevginin, özlemin ve kaybın evrensel doğasını da gözler önüne serer. Bu eser, insan doğasının kırılganlığını, anlaşılmanın zorluğunu ve duygusal karmaşıklıkların etkileyici bir yansımasını sunar.
154 syf.
9/10 puan verdi
Bilim bilim dedikleri bir nokta imiş
Kitabı beğenmemek elde değil. Ama diğer kitapları daha çok beğenmiştim. Uzun İhsan Efendi'yi özlemişim. Dünya denen yeri güzel anlatıyor. İnsan denen varlık ne çok karaktere bürünebiliyor, sağolsun bize gösteriyor. Binbir gece hikayeleri ne kadar değerliyse o kadar kıymetli bu kitaplar. Aramızdan birinin o bilinç düzeyine eriştiğini görmek beni mutlu ediyor. Hayal ehli olan Uzun İhsan gibi kendisi. Her kitapta dolu dolu bir dünya yaratıp türlü kişilerin hayatlarını okutuyor. Sonra bütün bunlar hayal aleminde diyor, hem oradayız hem burada. Her şey mümkün ve olmakta. Hiçbir şey imkansız değil. Ataların keşfettiği özü bize yeniden söylüyor. Son sayfaları dikkatle defalarca okumak istiyorum.
Bildiğimiz Raif'in sureti cinsinden bir grafik roman
Maria Puder ile Raif Efendi'nin aşkı ve ardından alevlenen sevda ateşi hemen her kitapseverin, kitap kurdunun malumudur. Grafik roman türü de bir o kadar lezzet veriyor. Raif Efendi'nin pasifliği, korkaklığa varan çekingenliği yine beni çileden çıkardı. Arama, araştırma arzusu bir insanda hiç mi olmaz, inisiyatif almak bu kadar mı zordur, zahmetlidir diye kızıp duruyorum. Çizimler de Raif'e yaraşır cinsten durgun, yorgun ve hatta ölgün.
Açıkçası bu romanı renkli değil de siyah beyaz bir şekilde okumayı tercih ederdim. Paralel, çapraşık, iç içe geçmiş bol çizgili; hayali ya da rüyayı hatırlaran çizimler; uyuşukluğu, çekingenliği ya da korkaklığı resmeden kareler isterdim. Kimi panellerde yazıların küçüklüğünden dolayı okuma sıkıntısı da çektim. Yine de tavsiye ederim, kısacık çizgi roman hâlini de okumakta fayda var.
Daha fazla içerik için blogumu ziyâret edebilirsiniz:
zahirevliyasi.wordpress.com
