Nisan Yağmuru
Herkese merhabalar
Bugün @ikinciadamyayinevi nden çıkan Nisan Yağmuru kitabı ile geldim .yazarımız 
Aynil Onur Yüksel ilk okuduğum kitabı ama son olmayacak , Bu kesin..
Hepimizin içinde vardır değil mi İşi gücü bırakıp bir gün bir Ege kasabasına yerleşme fikri ? Şahsen benim var ..Nisan'ın da var böyle bir fikri..
Nisan ellili yaşlarında bir plaza kadını ,çifte bir ihanete uğrayıp kocasından ayrılmış. Çocuğu yok ,anne babası yok, hayatta sadece birkaç akrabası olan bir kadın ..
Tatile gittiği bir kasabada şirin bir kafe buluyor kendine.. Kafenin tonton karı- koca olan sahipleri ile tanışıyor ,onların bir takım maddi zorluklar yüzünden kafeyı kapatma fikri olduğunu duyunca o da içinde senelerdir olan Ege kasabasına yerleşme fikriyle kafeye ortaklık teklif ediyor ve ortak olup şirin bir kafeye dönüştürüyorlar orayı.. Yağmursa gene 50 yaşlarında Uçarı ,çapkın, yakışıklı, kadınları çabuk etkileyen bir tip ..Bir reklam ajansı var ve reklam için Nisanın olduğu kafe ile anlaşıyorlar ve aşık olup olmadığını anlayamıyor bile ilk görüşte ..
Ama ilerleyen zamanlarında aralarında güzel bir aşk başlıyor tabii ,her şey böyle güzel gitmiyor ..Aşklarına engel olmaya çalışanlar var..Sonra bayağı şok edici gelişmeler var tabii ki Buraları anlatmayacağım...
Kitabın sonuna gelince arka kapakta herkesin farklı düşüneceği bir son diye yazıyor ,bence uygun bir son ..
Okuyun görün bakalım neymiş... 
Nisan Yağmuru
Belki de insan her şeyi içine atmaktan yoruluyor zamanla!
Ah 
Stefan Zweig sen gene neler yazdın, bizi nerelere sürükledin. Film izler gibi canlandı gözümün önünde yazdıkların.
Ne demek amok; hastalık cinnet hali.
Amok hastalığına yakalanan kişi kendini kaybediyor. Bizler de bazen kendimizi kaybetmek istemez miyiz bilinmezlerin içinde. Aslında çoğumuz yaşadığımız birçok şeyi unutup bir amok koşucusuyuzdur belki de hayatta.
Bir kasabada doktor olan adam karşısına çıkan bir kadının peşine takılır ve her şeyini geride bırakır. Doktorun tek amacı kadının son isteğini yerine getirmek... Ey aşk sen ne yaramaz çocuksun, kime nerede, ne zaman, ne yaptıracağım belli olmuyor.
Kısa etkileyici güzel bir kitaptı ve en güzel öğretisi verilmiş olan bir sözün ne pahasına olursa olsun tutulması gerektiği.
Hepimizin verilmiş olan sözlerimizi tutabilme cesaretini gösterebilmesi dileğiyle...
Keyifli okumalar
