Erdal Demirkıran'ın kitaplarını hep severek okumuşumdur. Bu okuyup bitirdiğim 3. kitabıydı ve şuana kadar en beğendiğim kitabı. Erdal Demirkıran'ın kişisel gelişim yazarlarından farklı bir üslup mizah seviyesi var iyi ki var ki hem hayata dair derslerle, önemli fikirlerle aydınlandım hem de okurken inanılmaz keyif aldım. Kitabı okurken sanki karşımda Erdal bey seminer veriyormuş gibi samimiyet hissettim. İlk başlarda kitabı elime alırken başlık hakkında biraz egoistçe olduğunu düşünmüştüm ama sonrasında yazara hak vermemek kesinlikle haksızlık olurdu.
Özellikle yakın zamanda tanık olduğumuz durumlar ve olayları 2002 döneminden yazması ve öngörmesi takdire şayan. Diğer bir konu da kendini kanıtlamak için vermiş olduğu uğraşlar insanlar tarafında olumsuz tepki almasına rağmen kendine olan inancını kaybetmemesi sonuna kadar mücadele etmesi bana büyük bir esin kaynağı oldu.
Uykuya dair ayrılmış bölümü büyük bir ilgi ve merakla okudum ve 8 saat yerine 5 saat uyuyarak kendi ömrümüzde 8 seneyi kendimize ayırmak son derece mantıklı geldi. Her zaman uyumanın insanın ömründen vakit çalıyor olarak düşünmüşümdür.
O kadar çok alıntı aldığım yer var ki bu kitabı en yakın gelecek bir zamanda bir kez daha okumak benim için bir keyif olacaktır.
Hayata dair kendinizi geliştirmek bir nevi yeniden keşfetmek ilham kaynağı arıyorsanız daha fazlası bu kitapta mevcut okumanızı şiddetle öneririm.