Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.15
Kırlangıçlar gibi Anadolu
Anadolu’nun yanık bağrı..
Neden yanık olduğuna farklı açılardan bakalım: Saflık derecesi yüksek insanlarımız, elinde olmayanı dahi elinde yapıp veren yüksek gönüller, temiz duygular, sürekli akışta olan insanlar.
Diğer taraftan, ilkel duyguların yönlendirdiği beyinler, iyi niyet dağıtımı yapılırken kafasını magmaya kadar gömen karakterler.
İşte
Kitabın kapağını açıp biraz okuduktan sonra hislerim bana birşeyler söylüyordu. " Nunu tam bir Türk Sinemasının içine düştün " diyerek gelecek bölümlerin nasıl ilerleyeceğini tahmin etmeye başlamıştım bile...
Hislerimin yanıltmadığını kitabın kapağını kapattığımda çok daha iyi anlamıştım.
Hayatın en ince noktalarından oluşan insan hikayelerinin bulunduğu bu kitapta,
İntikam ateşiyle kararan kalpler, kendileriyle birlikte sevdiklerinin de hayatını siyaha boyayan insanlar, iki aile arasında geçen husumet...v.b birçok konu yer alıyordu.
Yazarımızın okuduğum ilk kitabı olduğu için tarzını pek bilmiyordum ama okunabilecek bir kitap...
İçerisine serpiştirilmiş güzel sözler çok hoşuma gitti ve alıntılayarak sayfama da bu güzellikleri kattığımı düşünüyorum.
Hızlı bir şekilde sıkılmadan okunacak kitaplardan .
Keyifli okumalar dilerim...
Bu kitabı bir devreme okuttum okumadan önce. Kitabın sonunu zor getirdiğini, beğenmediğini söylediği için erteleyip durdum. Ama ben çok beğendim. Gerçek bir hikaye bir kere. Hani sıkıcı olsa dahi, “bu kitabı beğenmedim” demek, kitabı yazılmaya layık görülmüş hayatların sahiplerine haksızlık olur diye düşünüyorum.
Şairler, yazarlar gerçekten
SİYAH İNCİ - ANNA SEWELL
(Alıntılar)
Her şey girer yoluna, gündüzün ya da gecenin birinde.
Unutmayın ki gün gelecek hepimiz yaptıklarımızın hesabını vereceğiz, insanlara ve hayvanlara yaptıklarımızın...
Dayanıyorum, çünkü dayanmak zorundayım.
(İnceleme)
• Eser fabl türünde yazılmış. Siyah İnci isimli kahraman atımız sayesinde, atları anlamamız, yaşadıklarını görmemiz için çeşitli hikayeler eklenerek devam etmiş.
• Hayvanlara yapılan eziyetlere, moda uğruna atlara takılan mengene kayışlarının zorluğuna, kırbaçlanan ve kötüye kullanılan atların dilsiz haykırışlarına değinen eser sayesinde, hem öyküleşmiş anlatım okuyor hem de farkındalık kazanıyoruz.
• Hayvanları sevmenin başlı başına yetmediği, onların da canlı olduğunu unutmamamız gerektiğini anlıyor ve aslında onlardan sevgi-şefkat nasıl gösterilir görüyoruz.
• Hastalığın ölümcül olduğunu öğrendikten sonra hemen bu eseri ele alan yazar Anna Sewell; "İnsanları atlara anlayışlı davranmaya teşvik etmek istiyorum." diyerek, aslında amacı ile ortaya çıkanın ne kadar orantılı olduğunu kanıtlamış.
Çok beğendim, çok bilgi edindim! Okumanızı, dilsiz canlılar açısından tavsiye ederim.
Siyah İnci Romanının Türk versiyonu gibi geldi. Başarılı bir çalışma olmuş. Okurken İbrahim Ağa'ya çok sinirlendim. Karakterler müthiş.Bir atın gözünden anlatılanlar. Verilmek istenen mesaj: Bu dünyada insanoğlu nankördür. Rüzgâr nereye eserse oraya yönünü çevirir. Kim eline daha fazla para verirse onun kulu kölesi olur. Başkasının malına mülküne göz diker. Kendi önünden yemeyi bırakıp başkasının tabağına da dalar. Köylünün sırtından geçinenler her devirde vardır. Onları iki güzel sözle kandırır iki bahşiş verir ve sonra onları emrine alarak sırtını onlara yaslar.
Kültürümüzden örnekler var. Kitap için puanım: 7/10
Siyah İnci...
- uzun zamandır kitaplığımda bekliyor..erteleye erteleye bu günler de okumak nasip oldu , öyle sevdim kiiii
- hayvanlar konuşamıyor diye hisleri de yok mu sanıyoruz ? evet...çoğu kez öyle sanıyoruz sanırım..öyle sanmasak bunca eziyet yapılır mı?
- siyah inci bir at. atın dilinden, atların neler çektiğini, ne yapınca neler hissettiklerini anlıyoruz..hissettiklerinin yanı sıra hayvanlara nasıl yaklaşırsak, öyle karşılık alacağımızı vurgulayan bir kitap :')
- lakin kitabı okurken düşünmemek elde değil.. sevgi gören insanlar da değer bilir mi? insanoğlu da böyle vefa bilir mi? insanoğluna küçücük bir iyiliğin dokunduğu için bunu hatrı seneler geçte de akılda kalır mı? sanmam...hayvanlar kadar bile olamıyoruz aslında biliyor musunuz..
.
.
°okuyun, okutturun'