Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.15
Bütün dünya O'nu arar fakat sadece O'nun aradıkları O'nu bulur.
Selamun aleyküm
Hepimiz Tebrizli Şems ile Cellaleddin Rumi Mevlana Hz.leri hakkında az çok bişiler okumuşuz, güzel buluşmalarına aşinayız. Lâkin Ayşe Rahşan hanımefendi bu güzelliği bizlere tiyatro eseriyle sunmuş ve olayları çok güzel betimlemiş sanki sizde o sahnesiniz...
Bi anda Sultan Veled bir tarafta Settar Kulu, Şems, Mevlana... Film şeridi gibi hepsi gözünüzün önünde beliriyor ve sahnede rollerini canlandırıyorlar...
Mevlana ve Şems'in muazzam öğütleri bizleri karşılıyor. Ardından Mevlana ve Şems'in kavuşmaları, ayrılmaları ve Şems'in ölümü ile Mevlana'nın doğumu...
Çok beğenerek okudum ve bir solukta bitti.
Bu güzel eserden bir kaç alıntı bırakıyorum.
Şems bize demişti ki:
"Şimdi ikimiz de konuşuyoruz. Lakin ben gidince sen önce susacak, sonra sustuğun kadar derin çağlayacaksın. Neyi, sema'ı şiirin uhrevi dünyanın tılsımlı yapacaksın. Dönerek çevreden sıyrılacak göğe yükseleceksin. Ötelerin sesini duyurmak için şiir burağına binecek, anlamlar anlamına ulaşacak, böylece gönlü saf ve temiz bir aynaya dönüştürerek onu çağ kaygılarından arınıp ilahi tecelli mekanı eyleceksin...
Beden Meryem'e benzer. Bizde dert meydana gelirse İsa'mız doğar. Fakat dert olmazsa İsa geldiği gizli yoldan geri gider...
Karınca Kabe'ye varamasa da yolunda ölmeye razıdır.
Ben ilim elifbasını okumuş sıradan bir müderrisim sadece...
Ölümü her nefis tadacaktır ; fakat hayatı bazıları...
Mutlaka okuyun Pirdaşlar.
Selam ve dua ile.
Mevlana olduğu yere düşüp bayılmıştır:
Geceye doğru "Şems... Şems.." diye sayıklayarak uyanır. Başında sadece oğlu Sultan Veled vardır. Babasının elinden tutarak ağlamaktadır. Mevlana ceviz işlemeli sandığın açılmasını ister. Sultan Veled sandığı açtığında kana boyanmış Feraceyi görür. Bu Feraceyi kim koydu buraya diye şaşkınlık içerisindedir. Mevlana Feraceyi yüzüne sürerek koklar, ağlar, ağlar. Beni yanına al Şems. Sensizliğe takatim kalmadı. Hayat hodbin. İnsanlar dersen hayattan daha hoyrat. Cennetin kapısı senin kalbinden geçiyordu ey Şems. Şimdi bütün kapılar ömrüme sürgülü. Aşk bizi birleştirmişken hangi ölüm geri çevirebilir ki bizi! Ey dizinin dibinde sabahladığım Şems! Bizim birbirimize söylediğimiz güzel sözleri, şu beli bükülmüş gökyüzü saklar. Bir gün gelir taşımaktan yorulur da sırları yağmura fısıldar. İşte sağanak sağanak yağan o yağmurlar aşkın gözyaşlarıdır.
Şems'in şehit edilmesinden bir kaç hafta sonra Mevlâna onun kokusunu almak için dergahtaki odasına girer. Taş duvarlar, tahta sedir, Acem kilimi ne varsa her şey Şems korkmaktadır. Duvardaki bir levhayı fark eder, daha önce görmediği sanki bir gece önce duvara asılmış bir levhadır. Yazıyı okur. Feryat figan ağlayarak odadan avluya atar kendini.
Şems ve Mevlâna hakkında yazılmış bir çok kitap var. "Aşkın Gözyaşları' nda başka bir güzellik var. Sanki zaman zaman Mevlana ve Şems ile hemhal oluş var. Dil ve anlatım aşka yakışmış. Yalınlıktan ve sığlıktan uzak; derin ve etkileyici bir kitap
-SPOILER İÇERİR-
Bu kitapla ilgili söylemek istediğim çok şey var. Öncelikle Ella ve Zahara aşkı... Desteklesem de Ella’nın çocuklarına açıklama yapmadan gitmesini bencilce buluyorum. Ama neden birbirlerini seçtiklerini anlıyorum. Aşk eşitler arasında yaşanır çünkü. Aşkı arayan iki kişi arasında, aşktan korkan ama aşkı isteyen iki kişi arasında,
“Ey Aziz! Her ne vakit vehimlerle dolu varlığından arınıp bilinen Sahifelerin (Kuran’ın) sırrı sende zuhur ederse, yani itibari varlığın aşkın tecelli nurlarının zuhuruyla mahv u perişan olursa aşkın hakikatinden haberdar olursun.
Bu sırra mazhar olabilmek ise seyr ü sülûk üzere gayret ederek kalbin masivadan temizlenmesi ve tasfiye-i sır ile müşahade makamına ve senin için tayin edilmiş mertebeye ulaşabilmekte saklıdır.”
Sultan Veled'in ilâhî aşkı anlatmak üzere kaleme aldığı farsça Aşkname şiirine, Edirne Mevlevîhane Dergâhı Mesnevihanlarından Hasan Halid el-Mevlevî'nin yazdığı şerhtir.
Şiir 92 beyitten oluşmaktadır. Arada konuyla alakalı verilen kıssalar ike anlatım güçlendirilmiş. Yine alakalı hadisler de verilmişti. Bu kitap ile tasavvufa dair bilgileriniz artacak ve derinleşecek. Seyri sülüğü anlayabileceğimiz bir kapasitede anlatmışlar. Bunlar zor konular herkes anlamayabilir.Beğendiğim ve keyif aldığım bir kitap oldu.
Merhaba
71 fasıldan oluşan güzel bir kitap ile karşınızdayım efendim. Fîhi Mâ Fîh, yani "Onun içindeki içindedir", "Ne varsa Onda var", "Onun içindeki Odur" manalarına gelmekte. Mevlana'nın çeşitli meclislerde yaptığı sohbetleri, dünya görüşü, devrini bildirişi, insanlık hakkındaki düşünüşleri, hasılı bütün fikri hayatı Sultan Veled tarafından toplanıp, derlenmiş. Mürşid ve mürid, aşk ve sema, cennet ve cehennem bir tüm olarak beliriyor sayfalarda. Süleyman Pervane'ye -Selçuklu veziri- hitaben kaleme alınan bir bölüm bulunmaktadır. Siyasi olaylara da değinilip, işlendiği için tarihi kaynak olarak da kabul görmektedir bu güzel eser.
Sizin de gönlünüz bu sohbete dahil olsun isterim.
Feyizli okumalar.
Nahif kalın.
..
Sizenot: elbette "Mesnevi"'nin gölgesinde kalır fakat özlü anlatım ile onun kadar değerli bir eser.
Kendimenot: hangi cümlede bana sesleneceğini, inci kadar değerli hissedeceğimi düşünerek sayfaları çevirmiştim, çeviriyorum.
"Kalpler birbirine şahitlik eder"
Bu söz, söyleyenlerin kendilerinin bile ne mânâya geldiğini bilmeden ettikleri bir sözdür. Yoksa söz söylemeye hiç gerek kalır mıydı? Kalp şahitlik ettikten sonra dilin şahitliğine neden ihtiyaç olsun?
Hadi, ruha şifa niyetine
Mercan Dede Alef dinleyin.
