Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Geçmişte ne yaptığımız önemli değil. Şimdi bambaşka insanlarız.
***
Bir anne evladı için, ölmeyi göze alır.
Bir evlat annesi için, öleceğini bildiği halde susmayı göze alır.
Bir adam kendisini sevip , sevmeyeceğinden emin olmadığı kadın için canını feda edebilir.
Ve bazı insanlar kendi çıkarları için, başkalarının hayatlarının harcanmasını umursamayabilir.
Kitabın kurgusu kehanetler, gelecek ve geçmiş ile mühürlenmiş satırlar ile dolu..
Kurgu insanı kendine çekiyor sürekli bir kaçış, kovalamaca, intikam, gerçek, yalan ortada dolanıyor..
Emma , küçük oğlunun peşinde olanlar için sürekli saklanmak ve onu bu bilinmezlikten korumak zorunda. Jake daha beş yaşında bir kehanetin kurbanı görünürken asıl kurban hiç ummadıkları kişi..
Will ilk başta para avcısı olarak çıktığı yolda tamamiyle farklı bir kişiye bürünüyor..
İnsanların "vicdanları" olduğu sürece gerçekleri görmek isteyenler için para hiçbir şey ifade etmiyor.. Bunu bizzat Will'i tanıyarak doğruluyorsunuz..
Gayet akıcı bir kitap , suç, aksiyon, bilim kurgu..
Okuma şansınız varsa kaçırmayın.. Zaten çabucak bitiyor..
Kitap akıp gidiyor ancak kurgu çok zayıf ve dayanaksız. Devam kitaplarını okumaya itecek kadar bağlamadı. Seçilmiş kişi ve kehanet kavramlarıyla ortaya çıkarılmış diğer fantastik romanlarla kıyaslanınca gerçekten basit kalmış .
Evet serinin üçüncü kitabını da bitirmiş bulunmaktayım. Diğerleri gibi burada da bazı kişiler ölüyor ve Rose birden olayların içinde buluyor kendini. Son da bir ters köşe olduğumu itiraf etmeliyim.
≈Spoiler≈
Öncelikle Joe beni baya üzdü açıkçası. Serinin ilk kitabının ilk zamanlarında Rosa nasıl annesinin hakimiyeti altında yaşıyorsa Joe da ailesinin hakimiyeti altında yaşıyor. Karşı gelemiyor, kendi hayatını yaşayamıyor. Toplumda ne kadar nefret etsek de Joe'nun ailesi gibi insanlar var. Şimdi konumuza gelirsek zaten Joe ve Rose'un ayrılmasını istiyordum ama bu şekilde değil. Joe terk etti Rose'u ve ileride de Hilary'e dönecek. Rose sadece gelip geçici bir şey gibi olacak, unutulup gidecek. Hilary kazanacak. Simmons ailesi kazanacak. Bu durum beni sinirlendiriyor ve üzüyor.
Bruce Wayne gerizekalısının başı bir işten kurtuluyor, gidiyor diğerine atlıyor.
Jonah kesin katil katil dedik annesi çıktı. Baya şaşırdım burada. Nasıl bir anne bu anlamadım valla.
Violet karakteri gerçek hayatta karşılaşmak istemeyeciğim türden. İkiyüzlü, bencil...
Evet serinin 2. kitabı da bitti. Sırf okumuş olmak için okudum. Gittikçe Joe'dan daha fazla şüpheleniyorum. Bakalım foyası -varsa tabi- ne zaman ortaya çıkacak. Mason ve Rose shiplemeye başladım hadi hayırlısı :D Violet karakterini sevmiyorum. Acayip derecede sinir bozucu. Kasabadaki polis memurları da ayrı bi sinir bozucu.
Kitap merak ettiriyordu fakat gelişen olaylarda saçmaydı bence. Bir şeyler hep eksikti. Bilmiyorum ben daha fazla görülerle ilgili bir kitap bekliyordum. Beklentimi tam karşılmadı, umduğum gibi bir kitap değildi. Okurken baya sinirlendirdi beni.
≈Spoiler≈
Kitap boyunca Joe güven güven dedi ama kendisi hiçbir şey anlatmadı, eyalet polisi çıktı. Sürekli hata yapıp sonra sürekli özür dilemesi de sinir bozucuydu.
Bütün suçlar Rose'u buldu. Kız da hayattaki en masum kişilerden bir de.
Daniel emin olmadan bir kadının peşine düştü. Bu ne salaklıktır. Bir de gidip yanlışlıkla kızın annesini öldürmesi var. İnsan bir bakar bu muydu benim öldüreceğim kişi diye.
Anneleri ne iğrenç bir insanmış. Tiksindim resmen. Bir çocuğu dolaba kilitlemek nedir? Babalarına ne demeli? Kızların nasıl bir hayat yaşadıklarını bile bile halalarına bir şey söyleme diye talimat vermiş.
Hilary'nin kız arkadaşı olmadığı halde kendisini kız arkadaşı gibi tanıtması peki?
Violet'in sürekli elalem ne der tavırları da bıktırdı.
Kısacası kitabı sinir krizi geçirerek okudum denebilir. Bir de pislik Joe'nun ne halt olduğunu anlamak için. Hoş adı da Joe değilmiş ama...
Şunu da belirtmek gerekir ki kitabın devam serisi var. Türkiye de 4 kitabı çevrildi ama daha devamı var. Yazar bu kadar ne yazdıysa artık.
Kesinlikle okumalısınız diyeceğim bir kitap değil. Elinizde varsa okuyun yoksa boş verin. Ben yine de seri yarım bırakmayı sevmediğim için seriye 2.kitapla bir şans daha vereceğim.
Lise yıllarında okuduğum belki de hayatımda ilk defa bu kadar heyecanlı bu kadar istekli kitap okumustum.O kadar heyecan verici ve sürükleyici gelmişti ki her satırını sıkılmadan okuduğum tek kitap diyebilirim sınıftaki o kadar gürültüye rağmen beğenerek ve okuduğum satırları hayal ederek bir nevi kitabı yaşayarak bitirdim. Hatta bitirdikten sonra o kadar beğenmiştim ki uyarlanmış bir film yapılmış mı diye araştırdim ama malasef hiç bir yönetmen böyle bir film çekmemiştir.