Türkiye’nin demokrasi tarihini meşrutiyetten başlayarak 1950’deki Demokrat Parti zaferine kadar düzenlice ele almış bir kitap. Demokrasinin gereği olan muhalefete de önemli bir yer vermesi, kitabın kıymetini arttırmakta nezdimde. Her ne kadar yazarın geçmişten günümüze bağlantı kurma çabası zaman zaman zoraki görünüyor olsa da kitabın, literatür adına kıymetli bir araştırma olduğunu düşünmekteyim.