Anılarının devamı olmuş gezileri. Anlatımı bana göre çok samimi. Gittiği bir çok yeri, adaları, koyları görmek istedim. Gezileri okurken daha çok "Keşke dil bilseydim." dedim.Evet çok içtiğini, sigarayi sevdiğini fazla dile getirmiş ama yadirgamadim, ayiplamadim da. Kitabı açıp her okuyusumda dobraliğını hissettirdi aksine. Ama derseniz iyi mi yazmış. Hayır diyeceğim. Yazar değil kabul de ediyor zaten. Ama yine de çok severek okudum. Kurduğu cümlelerin sonunda eskiden demesi ve bu cümlelerin arka arkaya gelmesi rahatsız etti beni biraz. Ama İngiliz Edebiyatı profesörü olmasının ve bazi şeyleri söylemesi özellikle 'sweet balls' gibi çok güldürdü beni.Sıkılabilirsiniz belki okurken. Olay yok çünkü. Sürüklemiyor fakat ilginç bir şekilde kendine çekiyor.