Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Felsefe ve fikir dünyamızın zirvesi....
Teoman hoca...
Hayatıma çok dokunan bir hoca.
Felsefe ve fikir dünyasının zirvesi, duayeni...
Hoca için hangi ifadeler kullanılsa şüphesiz eksik kalır.
Hocamızı ilk kanal 7 de yayınlanan evrim programı ile tanımıştım. O programdan sonra hocamızın tüm programını izledim. Özellikle TRT 2 yer alan felsefe söyleyişileri programı harika idi.
Bu kadar istifade ettiğim kimse olmadı hayatımda.
Bu kitap hocamızın biyografi kitabı. Ama normal biyografi kitapları gibi değil. Hocamız hem ülkemizin yakın tarihine ışık tutacak bilgiler veriyor hem de gittiği tüm ülkelerdeki o ülkenin düşüncelerini izah ediyor. Bu açıdan çok zengin bir eser. Söyleyişi için Ali değirmenci ve Ayşe Yılmaz'a ayrı teşekkür etmek lazım. Sanırım onlar olmasa idi bu eser elimizde olmayabilirdi. Muhakkak okunmalı.
3 yıl önce vefat etmişti hocamız. Rahmet olsun hocamıza....
Bir mermerin bakış açısından ve onun üzerinden Osmanlı İmparatorluğunun gerileme ve çöküş döneminde meydana gelen, entrikaları, hainlikleri anlatan hikaye tadında bir analiz kitabı.
Cumhuriyet dönemlerine kadar uzanan anlatımda yazarın milli mücadele ve onun eşsiz kahraman lideri Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ten hiç bahsetmemesini taş kalpliliğine bağlayalım gitsin. Okunduğunda bir çok okuyucuya sıkıcı gelebilecek bir anlatım tarzında.
Bu kitapta anlatılanlar, ön yargısız ve dikkatle okunursa, İslam dünyasını yüzyıllardır rahatsız eden ve adına alevi-sünni çekişmesi denen olayın da temelinde yatanlar anlaşılacaktır.
Anlatılan her olayda insani yönü esas alınan ve asla ön yargısız ve alışılagelmiş bir tutum içerisinde bulunulmamış.
Elbetteki karar, buradaki kitap dostlarınındır. Okuduğunda anlaşılacaktır ki İslam Toplumuna fitne ve fesadın binlerce yıl önce sokulmuştur.
Roman Sanatı ve Toplum Prof. Dr Durali Yılmaz Araştırma 154 sayfa Kasım 2011 Kesit Yay.
*
Durali Yılmaz, bu eserini Roman Kavramı ve Türk Romanının Doğuşu adlı eserini tamamlar bir eser olarak kaleme almıştır. Anlatısında her ülkenin geleneksel bir kültür birimine sahip olduğunu sanatcıların eserlerini bu birikimin Işığında ürettiğini açıklamaya çalışır. Türk Edebiyatında şiir'in uluslar arası düzeyde olduğunu roman için aynı şeyi söyleyemeyeceğini ifade eder. Çeşitli yazarlarımızı ve yapıtlarını Avrupalı yazarlarla karşılaştıran Yılmaz, Fransız Romanı, İngiliz Romanı ya da Alman romanı olduğunu ancak Türk Romanı olmadığından bahseder. Buna neden olarak ta Türk yazarlarının Türk insanını her yönüyle ifade edemeyişine bağlar. Bazı yazarların bazı eserlerinde bunu başardıklarını ancak bu başarısının da uzun soluklu olmadığını belirtir.
Eserinde roman yazmanın ve romanın hangi özellikleri kapaması konusunda da önemli bilgiler veren Yılmaz bu eserini Yazarlara yol gösteren bir pusula olarak hayata geçirmiş. Edebiyat Dünyası'nda yol almaya çalışan yazar arkadaşlara öneririm.
.
.
.
.
.
#edebiyat#türkedebiyatı# türkyazarı#roman#türkromanı #köyromanı#önerikitap #tavsiyekitap #kitapönerisi #kitapyurdu #kitapkurdu#edebiaraştırma#edebiyatyazıları#kesityayınları#
Musab Bin Umeyr, sahabelerin yıldızlarından. Mekke'nin en zenginlerinden bir ailenin varlıklı oğlu. Müslüman olmayı, servete tercih eden bir Allah dostu. Uhud Savaşı'nda şehit olduğunda üzerine kefen bulunamayan, dünyalık bütün külfetlerden sıyrılmış salih bir kul. Biyografik eser türünde olan bu kitap, son derece basit bir dille kaleme alınmış. Bu basit dilin, sıradan üslubun yazıldığı kişinin önemi göz önünde bulundurulduğunda eseri monoton hale getirdiğini düşünüyorum. Eserdeki olayların dar perspektiften anlatımı, İslam tarihini bilenlere oldukça yüzeysel gelebilir. Bütün bunlara rağmen eserin, sahabelerin yaşamlarını merak edip bu alanda okumalara yeni başlayacaklar için ilk adım niteliğinde olduğunu söylemek mümkün. Sahabelerle ilgili daha nitelikli bir kaynak okumak istiyorum diyenler için Durali Yılmaz'ın 'Kutup Yıldızları' adlı eserini tavsiye ederim.
Peygamber Efendimiz "Ashâb'ım yıldızlar gibidir. Hangisine uyarsanız hidayeti bulmuş olursunuz." buyurmuştur. Bu yıldızlardan en az biriyle dünyamızı da ahiretimizi de aydınlatabilmek ümidiyle...
Her taşın bir hikayesi vardır!
Romanın başkahramanı, idam cezasına çarptırılan yeniçerilerin infazında kullanılmak üzere yaptırılan “Cellat Taşı”dır.
Yazar, kahramanımıza bir ruh kisvesi giydirmiş ve onun gözüyle geçmiş ve gelecek zamanın hesaplaşmasını yapmaktadır. Taş şahit olduklarını, duyduklarını ve hislerini okuyucuya aktarmaktadır.
“Fetva yokuşu” ismini, Süleymaniye’de bulunan Ağa Kapısı’nın adının değişip Fetva Kapısı olup, daha sonrasında da bu kurumun (fetvahanenin) değişiminden, bozulmasından almaktadır.
Genç Osman zamanından başlayıp İstanbul’un işgaline kadar devam eden süreçte Taş, bir şehrin değişimini, şeyhülislamlığın İstanbul müftülüğüne evrilmesini, hilafetin kaldırılmasını, toplumsal yapının değişimini okuyucuya sade bir dille sunmaktadır.
Kitabı okurken İÜ, Edb. Fak. Tarih Yakınçağ dersinde hocamızın “ yaşadığınız şehri iyi analiz edin. İçinde bulunduğumuz bu binanın önceden Zeynep Hanım Konağı olduğunu ve içinde neler yaşandığını düşünün. Her taşın bir hikayesi vardır. Duyun ve görün!” sözleri kulaklarımda çınladı. Fakülteyi keşfe çıkarken, konağın hikayesi canlanıyordu zihnimde..
Tarihi bir yolculuğa çıkmak için okunabilecek bir eser..